Bursa Tarımda Lokomotif
Yönetim kurul Başkanlığını Hasan Eker’in yaptığı, Network Fuarcılık tarafından Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde 2-4 Mayıs 2019 tarihleri arasında düzenlenen Bursa 2. Gıda fuarın açılış konuşmasında Büyükşehir Belediye Başkanvekili Süleyman Çelik “Bursa'nın tarım alanında da lokomotif şehir olma özelliğini güçlendirecek projeler üretmekteyiz.” dedi
Yiyecek ve içecek fuarları, faaliyet alanlarını genişletmek, henüz bulunmadıkları dış pazarlara uyum sağlamak ve ürünlerini yeni alıcılara ve distribütörlere tanıtmak isteyen şirketlerin elindeki en önemli araçlardan biridir.
Her ne kadar internet pazarlama ve iletişim yollarını kökten değiştirmiş olsa da, en büyük uluslararası yiyecek ve içecek fuarları her yıl giderek daha fazla ziyaretçi sayısını artırıyor.
Dünyanın her yerinden B2B operatörlerinin buluşma ve çalışma ilişkileri kurmalarını sağlıyor.
Müşterilerle kişisel olarak tanışmak çok önemlidir. Onlar şirketlerdir, ancak daha da önemlisi, ciroya bakmaksızın önemli iş ilişkilerinin ortaya çıkabileceği insanlardır.
Fuarlar, birçok müşteriyle randevuları planlamak, potansiyel veya düzenli olmak için önemli etkinliklerdir. Önceden yapılanları tartışmak ve gelecekteki işletmeleri planlamak, ihtiyaçlarını dinlemek ve referans pazarların sorunlarını tartışmak, hedefli politikalar geliştirmeye ve iyileştirmeye yardımcı olmaktadır.
Bu bağlamda Network Fuarcılık Yönetim Kurul Başkanı Hasan Eker hedeflerin Uluslar arası fuar olduğunun ancak 3 kez Ulusal fuar düzenledikden sonra gerçekleşebileceği kuralını hatırlatdı.
Ülke tarım ürünlerini ve yiyecek içecek gibi çok kapsamlı Türkiye Gasronomisini Dünyaya tanıtma misyonunu üstlenen, 2. Bursa Gıda Fuara paneldeki sunumlarla değer katan Gastronomi Turizm Derneğinin Yönetim Kurul Başkanı Gürkan Boztepe Bursa’nın çok önemli bir kent olduğunu birlikdekliğin sinerjisini vurguladı.
Bursa 2. Gıda Fuarı açılışına Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Süleyman Çelik, Bursa Milletvekilleri Mustafa Esgin ve Zafer Işık, Bursa Tarım İl Müdürü Hamit Aygül, Bursa Aşçılar Derneği Başkanı Sait Kaplan, BUYSAD Bursa Yemek Sanayicileri Derneği Başkanı Coşkun Dönmez, Bursa Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Lale Yıldız, Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe gibi isimlerin başda olduğu Bursa protokolu katıldı.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Süleyman Çelik fuarın açılışında, Bursa'nın son zamanlarda tarım alanında önemli adımlar attığını Bursa Kentinin, konumu ve ekonomik yapısıyla çok önemli avantajlara sahip olduğunu, Bursa'nın tarım alanında lokomotif şehir olma özelliğini güçlendirecek projeler üretmekte olduklarını, tarımla ilgili tüm kurum ve kuruluşlarıyla her zaman bir araya geldiklerini söyledi.
Çelik, “Birlikte istişare ve projeler yapıyoruz, tarımla ilgili hedefler belirleyip hep birlikte aynı hedeflere odaklanmamız gerektiğini düşünüyoruz. Gıda sektörü temsilcilerini buluşturan bu fuarda, çok iş fırsatları oluşacaktır.” Dedi.
Network Fuarcılık Yönetim Kurul Başkanı Hasan Eker, üretici ve tüketiciyi buluşturmayı istediklerini fuarda; “Türkiye'nin farklı bölgelerinden gelen 400 civarında aşçı mutfak çeşitlerimizi tanıtacaklar. Çok önemli ulusal markalar fuarsa yer aldı. Çeşitli etkinlikler ve paneller, yarışmalar gerçekleştireceğiz. Geçen yıla göre katılım daha çok arttı." Şeklinde kısa bir konuşma yaptı.
Milletvekilleri ve Diğer Örgüt Başkanların protokol konuşma sonrası temsili olarak açılış kurdelesi kesildi.
Fuar alanı stantlar ziyaret edildi. İlgili protokol yerinde bilgiler aldı.
yilmazparlar@yahoo.com
Lojistikde “Ölüm Fermanı”
4.Ekonomi-Lojistik zirvede açılış konuşmasında DEİK Lojistik İş Konseyi Başkanı – FIATA Kıdemli Başkan Yardımcısı, UTİKAD Yönetim Kurulu Başkan yardımcısı Turgut Erkeksin; Lojistik firmalarının önüne getirilen lojistik hizmet sözleşmelerinin adeta bir “ölüm fermanı” niteliğinde olduğu ve sözleşmenin hemen hemen tüm maddelerinin hizmet alan tarafı korur biçimde düzenlendiği söyledi.
29 Nisan 2019 Pazartesi günü Levent Windham Grand Hotelde gerçekleşen 4.Ekonomi-Lojistik zirvede Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, konuşmasında dış ticaret kapsamındaki ithalat hacminde yaşanan radikal düşüş, Gümrükteki tıkanıklıklar, gümrük süreçlerinde yaşanan sorunlar özellikle Kapıkule’deki sorunlar, lojistik ve gümrük süreçlerinin iyileştirilmesi, Transit ticaretin kolaylaştırılması, Demiryolu altyapısının geliştirilmesi konular hakkında konuşmasını sürdürdü.
Başkan Emre Eldener Yapısal reformlarda Gümrük Kanunu’nun gümrük süreçlerini hızlandıracak ve bürokrasiyi azaltacak taşımacılık ile konuları dile getiriken, Başkan Yardımcısı Turgut Erkeskin Belge ve İş Kontratları konularını ele aldı.
Ayrıca konuşmalarda, İstanbul Havalimanı’nda hertürlü kargo hizmeti veren firmalara uygulanan ofis, iletişim vs. ile ilgili maliyetlerin çok yüksek seviyelerde oluşu, Türkiye Lojistik Planı çalışmaları, Lojistik sektörünün teşviklerden yararlanmaları, Dijital lojistik, E-Ticaretin gelişmesi, Endüstri 4.0 sektöre uygulama konuların önemine dikkat çekildi.
Turkcell Tedarik Zinciri Yönetiminden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Türk - Dijitalleşen Yeni Dünya’ya Hazırmıyız. Başlıklı sunumunda; Neden Dijitalleşmek Zorundayı, Dijital Dönüşümün Olmazsa Olmazları, İnsan, Süreç, Ürün Yeni Teknolojiler İş Yapış Şeklimizi Nasıl Değiştiriyor, Dijital Dönüşümün Getirdiği Fırsatlar konularını ele aldı.
UND Danışmanı Fatih Şener’in Moderatörlüğü üstlendiği Ekonomide Yaşanan Dönüşümlerin Lojistik Sektörüne Etkileri ve Lojistikte Gelecek Perspektifleri konulu oturumun panelistleri; Sabay Lojistik Yönetim kurulu Başkanı Bülent Aymen, Alışan Lojistik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Damla Alışan, Solmaz Lojistik Taşımacılık Grup Başkanı Yalçın Dorman gibi isimler; Dünya Ekonomisindeki Değişimlerin Türkiye’ye Etkileri Lojistik Sektörünü Nasıl Dönüştürecek, Yeni Ekonomi Oluşurken Lojistik Sektörü Nasıl Konumlanmalı, Atılması Gereken Adımlar ve Gelecek Perspektifler, Lojistiğin 2023 Rotasında Neler Olacak, Yatırım ve Finansman Sorunlarına Bakış, Lojistikte Optimizasyon İçin Dijital Dönüşümün Yarattığı Fırsatlar, Dünya Lojistik Performans Endeksi ve Türk Lojistik gibi sektörünü tüm önünü tıkayan sorunları çözümleriyle birlikde işlediler.
Ekonomi Ve Teknolojideki Değişimlerin Taşıma Modlarına Yansımaları ve Lojistikte Gelecek Perspektifleri konulu panelin Moderatörü Trans.eu Group SA Doğu Avrupa ve Avrasya Direktörü Ege Özsaygılı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Bülent Sönmez, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Kemal Barış Dillioğlu, DEİK Lojistik İş Konseyi Başkanı – FIATA Kıdemli Başkan Yardımcısı – UTİKAD Başkan Yardımcısı Turgut Erkeskin TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Hakan Genç panelistlere; Uluslararası Taşımalarda Yaşanan Sorunlar ve Çözüm Önerileri, Dijital Dönüşümün Kara, Hava, Deniz ve Demiryolu Taşımacılığına Etkileri, Fırsatlar ve Sorunlar, İntermodal Taşımacılığın Türkiye’de Gelişimi, Fırsatlar ve Sorunlar, Denizyolunda 2023 İçin Stratejik Hedefler, Ro-Ro’da Mevcut Projeler ve Yeni Güzergahlar, Limancılık Sektörünün Güncel Durumu ve Çözüm Arayan Sorunlar gibi sorular tevcih etdi.
Yol Projesi İle Yük Taşımacılığında Fırsatlar Ve Riskler konulu panelde; Çin’in ortaya koyduğu ve Türkiye’nin de Önemli bir parçasını oluşturduğu Kuşak ve Yol Projesi’nin Lojistik Sektörüne Etkileri, Kuşak ve Yol Projesi Başta Olmak Üzere Demir İpekyolu’ndan Viking Projesine Uluslararası Projelere Türkiye Nasıl Entegre Olacak, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattının Açılmasıyla Türkiye Demiryolunda Hangi Avantajları Elde Etti, Demiryolunda Serbestleşme İle Başlayan Süreçte Gelinen Nokta, Sorunlar Ve Çözümler masaya yatırıldı oturumun Moderatörü Konsped Genel Müdürü Mete Tırman, Ğanelistler; Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Demiryolu Düzenleme Genel Müdürü Bilgin Recep Bekem, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı TCDD Taşımacılık A.Ş. İstanbul Bölge Müdürü Veysi Alçınsu, DTD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Onur Küçükakdere, UND İcra Kurulu Başkanı Erman Ereke gibi sektörde başarılı isimlerdi.
THY Yönetim Kurulu Üyesi Orhan Birdalîn Moderatörlüğü üstlendiği Türkiye’nin Hava Kargoda Hub Olma Hedefinde Gelinen Nokta Ve Atılması Gereken Adımlar başlıklı panelde; SHGM Havacılık Güvenliği Daire Başkanı Serdar Karabulut,
AHL Başmüdürü Timur Alp Bayrak, Türk Hava Yolları Genel Müdür (Kargo) Yardımcısı Turhan Özen, REIBEL Taşımacılık Genel Müdürü Arif Badur, İstanbul Havalimanı Hava Taşımacılığında Dünya Dengelerini Nasıl Etkileyecek, Türkiye’nin Hava Kargodaki Konumu, Beklenti ve Hedefler, Türkiye’nin Hava Kargoda Uluslararası Prosedürlere Uyumu ve Atılması Gereken Adımlar, Hava Kargo Sektöründe Dijital Dönüşüm, Fırsatlar ve Sorunlar konularını işlediler.
Zirve sonrası, Yılın Lojistikte Başarı Ödülleri Töreni gerçekleşti. Ödüle layık görülen firma temsilcileri ödüllerini alarak kısa şekilde duygularını belirtdiler.
yilmazparlar@yahoo.com
MÜSİAD “Bilgi Kasası”
MÜSİAD Genel Merkezinde, Başkanlığını Celal Toprak’ın yaptığı EGD Ekonomi Gazeteciler Derneği yazarları ile MÜSİAD Buluşmaları adı altında gerçekleşen toplantıda, MÜSİAD Yönetim Kurul Başkanı Abdurrahman Kaan “Saha bilgisi olmadan, makro politikalar yolun bir yerinde kaçak verir. MÜSİAD bugün, hem yerelde hem de global anlamda devletin bilgi kasası olmak yolunda ilerliyor.”dedi
EGD Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğü üstlendiği, Ekonomi Basını ile buluşma adı altında her ay düzenlenecek toplantının ilkinde, Celal Toprak Ekonomi gündemi ile ilgili bir konuşmacıyla buluşulacağı, şeklinde toplantının kapsamını belirtdi. Önce MÜSİAD Başkanın sunumu sonrada hiperaktif bir atmosferde gelişen soru cevap kısmıyla toplantı devam etdi.
Başkan Kaan, Bilgiye erişimin avantaj olarak görüldüğü günümüzde; bilginin hızlı yayılması durumunda kimi zaman tehdit haline bile gelebildiğini, bilginin temizliği ve güvenilirliği ile mücadele edildiğini, ekonominin koca bir derya içinde, her biri birbirine bağlı, şartlı pek çok denklemden oluşan çok kutuplu bir algoritma olduğunu, çok katmanlı düşünmek ve hareket etmek gerektiğini söyledi.
Kaan “Türkiye, tek bir ekonomik modelin yaygın olduğu bir ülke değil; çok fazla alt ekonomik modellerden oluşan karma bir yapı. Yerel farklılıklar, bölgesel ve sektörel farklılıklar, hiç beklemediğiniz kırılmalar ve sapmalar üretebiliyor. Makro düzenlemeler ile bir tarafı düzeltirken diğer tarafa zarar verebilirsiniz. Ekonomi, elbette makro ve ekonomi-politik kaidelerin ana eksenine sadık kalmalı. İşin rengini ince ayarlar belirler. Sahadan gelen gerçek ve temiz enformasyon. Mikro bilgidir.” dedi
MÜSİAD olarak siyaset, devlet kademesinde pek çok yöneticileri, bürokratları, teknokratları, büyükelçileri, konsolosları, vs. ağırladıklarını, bu nedenle söylem olarak “Saha bilgisi olmadan, makro politikalar yolun bir yerinde kaçak verir. MÜSİAD bugün, hem yerelde hem de global anlamda devletin bilgi kasası olmak yolunda ilerliyor.” Şeklinde MÜSİAD’ın ön görüye sahip olduğunun altını çizdi.
2018 Haziran’ında Türkiye kendi yönetim paradigmalarını değiştirme yoluna çıktığını, bu değişimin, gerekliliğin sonucu olduğunu, Dünyada değişen, ekonomi literatürü karşısında “tazelenme” adıyla iç dönüşümü hakkında Bilgiler paylaştı. “MÜSİAD, bir coğrafi alanda ya da belli bazı sektörlerde kümelenmiş bir örgüt değil. çok yaygın olan bir yapıyız artık. EXPO 2018 kapanış konuşmasında da belirttim: MÜSİAD, bir Pilot projedir. Milli sermayenin, bu ülkenin kaynaklarından doğarak o ülkenin kendi sermaye tabanı haline gelebileceğinin kanıtıdır. Türkiye’nin kendi iktisadi hikâyesinin önemli bir parametresidir. Türk sermaye yapısının, yani feodal olmadan kapitalistleşen bir hikâyedeki milli unsurdur MÜSİAD. Bu nedenle bizim sermaye tabanımız ve bizim hükmettiğimiz sermaye stokumuz incelemeye değer bir oluşumdur. Yaygındır. Kapsayıcıdır. Mozaiktir. Ölçek düzeyinde farklılaşır.”
Başkan; Milli Sermaye hakkında da; “Bir ülkenin kendi milli sermaye tabanını nasıl oluşturduğunun, kendi iktisadi tarihini ve buna bağlı oluşan sosyal katmanlarını nasıl şekillendirdiğinin hikâyesidir. MÜSİAD, bilgiye, saha enformasyonuna ve elbette ekonominin kılcal damarlarından gelen geri beslemeye hâkimdir. Bu nedenle yeni dönem MÜSİAD’ın düsturu bilgi ve fikir üretme yani değer üretme ekseninde oluşan bir tazelenme hareketidir.” İfadedelerde bulundu
Başkan Kaan, kasım ayında bir rapor hazırladıklarını, yeterli düzeyde ve uluslar arası arenada akredite bir sermaye stokumuzun olmadığını, ekonomide söz sahibi kurum ve kuruluşlarımızın kendi kurumsal dönüşümlerinden uzak oluşunu, kendilerinde dahil olduklarını, sermaye yapılanması üzerine bir öz eleştiri çalışması yaptıklarını “Sermayenin millileşmesi, Sermayenin ıslahı ve olgunlaştırılması, Sermayenin senkronizasyonu, Sermayede kutuplaşmanın giderilmesi, Sermayenin akreditasyonu.” Şeklinde yaptıkları etaplarını açıkladı.
Son 10 yılda değişen iktisadi mimari içinde ekonomik kriz olgusu, reel ekonomik para-metrelerden ziyade yeni paradigmal para kavramının bir hareket serbestisi sorunu olduğunu vurgulayan Kaan, “Finansal sistem, manipülatif iletişim tuzağı yaratma ve bu şekilde ekonomik ajanları yönlendirme adına kullanılmaktadır. Sermayede satıh belirleme, onu yerlileştirmek demektir. Ancak günümüz liberal ekonomi modelinde yerlileştirme, yabancı sermaye kriterini de uzaklaştıran bir söylem olarak algılanabilir. Üretimde ya da ekonomi politikalarının sair alanlarında yerli vurgusu yapmak olağandır ancak sermayeyi tamamen yerlileştirmek günümüz koşullarında bir seferde tamamlanacak bir süreç değildir.”dedi Sermayenin milliliği hakkında görüşlerini belirtdi.
Tarım, Hayvancılık, Biyogazdan Elektrik Üretimi, Organik Ve Organomineral Gübre Üretimi Entegre Tesisleri Kenevir projesi, kuşak yol projesindeki Orta Afrika konularını açıklamasıyla konuşmasını noktaladı. Toplu foto ile toplantı son buldu.
yilmazparlar@yahoo.com
Ekonomi dünyasında İstikrarsızlık-Düzensizlik-Belirsizlik
Albaraka Türk, QNB Finansbank ve Vodafone Business ana sponsorluğunda Hilton İstanbul Bomonti’de düzenlenen CFO Summit 2019 Zirve açılışında “Risklerin ve Belirsizliklerin Artışa Geçtiği Dünyada CFO'nun Önemi” başlıklı konuşmasıyla İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan “Bugünün Ekonomi dünyasında İstikrarsızlık, Düzensizlik, Belirsizlik karşısında, gitdikce artan sorunlara yönelik fikir ve çözüm üretmenin, yarınlar için plan yapmanın çok zor olduğu bir dönemden geçmekteyiz.”dedi.
Gereken finans fonksiyonu içinde yer alan ve işin maliyet yapısı gereksinimlerini artıran, büyüme yatırımlarını finanse eden ve işletme modeli evrimini içeren, verileri analiz etme ve şirketin gelecekteki mali resmini yansıtmak için yeteneğni kullanan, uzun vadeli stratejileri göz önünde bulunduran ileri görüşlü, yarının İşlevini şekillendiren finans liderleri vizyonel bakışlı başarılı CFO “Chief Financial Officer” görüşlerin paylaşıldığı zirve çok yoğun ilgi gördü
Dijitalleşme, verinin hızla büyümesi, değişken risk ortamı ve giderek daha fazla bilgiye ihtiyaç duyan paydaşların yönetimi; şirket yönetiminde iş ortağı olarak yetki ve sorumlulukları her geçen gün artan CFO’lar, zorlu yol haritasında küresel ekonominin geleceğinin konuşulduğu CFO Summit 2019’da bir araya geldi.
Herhangi bir şirketin baş finans memuru CFO’nun ne yaptığıyla ilgili; muhtemelen üç saatlik bir konuşma yetmez. Ancak temel görevleri arasında. Kontrolörlük görevleri, mali görevleri, Ekonomik strateji ve tahmin Öngörü Görevleri Şeklinde sıralanabilir. Sermaye yapısı, Risk yönetimi, Denetim ve raporlama, İş planlaması, Vergi planlaması, Sermaye artırımı, Ar-Ge yatırımı, Çalışma sermayesi yönetimi, Şirket bütçelemesi, Yatırımcı iletişimi gibi işleri yapan CFO’lar şirketin tüm risk yükünü çeken durumdadırlar.
İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, günümüzde küresel ve bölgesel olayların peş peşe, çok hızlı bir şekilde dünyayı etkisi altına alırken, insanların zihninde de “çivisi çıkmış dünya” fotoğrafının canlandığına işaret ederek böylesi bir dünyada CFO’ların giderek stratejik bir rol üstlendiğine değindi.
2017 yılı ve 2018 başlarındaki güçlü büyümelerin ardından son aylarda küresel ekonominin gözle görülür bir yavaşlama sürecine girdiğini hatırlatan İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, “Bu riskler arasında, korumacı önlemler nedeniyle yavaşlayan küresel ticaret, Çin’de devam eden yavaşlama ve Brexit başta olmak üzere AB ekonomisine ilişkin belirsizlikler öne çıktı.” Belirsizliği belirledi.
“Büyük güçler arasında giderek artan rekabet, karşılıklı yaptırımların sıklaşması, popülist eğilimlerin güç kazanması, devam eden bölgesel gerginlikler gibi başlıkların da görünümü daha karmaşık hale getirdi.” Düzensizliği vurguladı.
Bahçıvan, Küresel ekonomide büyüme sorunlarının derinleşmesi durumunda merkez bankalarının hareket alanının geçmişe nazaran oldukça daraldığının da bir başka gerçek olduğunun altını çizdi. Günümüzde gelişmekte olan ekonomiler açısından finansal koşullar halen elverişli olsa da bu avantajdan artık özellikle kırılganlıklarını azaltabilen ekonomilerin yararlanabileceğini vurguladı. “Bu belirsizlik ortamı hem politika belirlemeyi, hem de finansal karar almayı oldukça zorlaştırmaktadır.”dedi.
Siyasetin yanı sıra ekonomideki dalgalanmalar ile boğuşmak zorunda kalan iş insanı ve yöneticilerin işinin artık geçmişe göre daha zor bir günde olduğumuzu, birlikte yaratmak co-creation kavramının etkili olmaya başladığını anlatan Bahçıvan, “Sadece kendi bireysel menfaatine odaklanmak yerine, ortak bir hedef doğrultusunda yetenek ve kapasitelerini kullanabilen, birlikte yaratmak için paydaşlarıyla güçlerini birleştirebilen, katılımcı ve paylaşımcı bir birey anlayışı giderek yükselen değer haline geliyor. Bugün artık geldiğimiz noktada artık CFO’lar üretimden kopuk, yalnızca şirketin parasını yöneten tepe yöneticiler olmakla kalmamalı, şirkete esneklik ve sürdürülebilirlik kazandıran, strateji belirleyen, işbirliğine önem vererek ekibini harekete geçirebilen, performansları takip edebilen, risk ve belirsizlikleri iyi yönetebilen, gelişmelere uyum sağlayabilen dinamik ve esnek birer lider olmalılar “ şeklinde görüşleri belirledi
Albaraka Türk Genel Müdürü Melikşah Utku, Değişen Finans Yönetiminde CFO’nun Rolü, QNB Finansbank Kurumsal ve Ticari Bankacılık Genel Müdür yardımcısı, Ömür Tan, Dijitalleşme ve Güven ve Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı, Meltem Bakiler Şahin Finansal Hizmetlerde Dijital Dönüşüm konulu konuşma yaptılar.
STFA Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Nas Moderatörlüğünde; Doğuş Otomotiv İcra ve Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bilaloğlu, Esin Avukatlık Ortaklığı Ortak Avukat Eren Kurşun, PEPSICO Kıdemli Başkan Yardımcısı -Türkiye Genel Müdürü Levent Yüksel, Acıbadem Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, Özgörkey Holding CEO Nevra Özhatay panelist olduğu oturumda Dalgalı Ekonomide Risk Yönetimi ve Yatırım Planlaması konusu işlendi.
Fortune Türkiye Yayın Direktörü Cüneyt Toros Moderatörlüğünde; Faturalab Ortağı H. Emre Aydın, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özgür Tokgöz Altun, Arvato Crm Türkiye CEO - Yönetim Kurulu Üyesi Soner Cesur, UIPATH Avrupa Başkan Yardımcısı Tansu Yeğen panelestlerin oturumunda Dijital Finansın Geleceği; Yapay Zeka - Çeviklik -Siber Güvenlik konusu işlendi.
Ayrıca Yeniden Yapılandırma ve Dönüştürme, Uluslararası Ticaret Ortamında Rekabet ve Büyüme konuları panelleri yapıldı. Fortune Türkiye “En Etkin 50 CFO” ödüllerin verilmesiyle zirve son buldu.
yilmazparlar@yahoo.com
Biz Diplomatlar İtfaiyeciyiz
DMW Uluslararası Diplomatlar Birliğin Onursal Başkanı Büyükelçi Günther Meinel, Türk İş adamı ve avukat Engin Yakut’un İngiliz otomobil devi Land Rover’a karşı verdiği 7 yıllık hukuk mücadelesini desteklemek adına düzenlenen, Basın toplantısında “Biz Diplomatlar İtfaiyeciyiz, Nerede bir yangın varsa, söndürmek için oraya koşarız.” Dedi.
Ferhat Bozçelik’in Genel Başkanı olduğu DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği, 18 Nisan 2019 Perşembe günü Renaissance Istanbul Polat Bosphorus Hotelde Türk İş adamı Engin Yakut’un İngiliz otomobil firmasına açtığı davaya destek vermek adına basın toplantısı gerçekleştirdi.
Dünyanın ilgi odağında olan davaya dışardan bakış;
Avrupa Birliği ve Türkiye arasındaki gerginlikler, son yıllarda Orta Doğu göçü, Avrupa içindeki Türklerin seçim kampanyası ve AB’nin Orta Asya ülkesi için durma noktasına gelmesiyle alevlendi. Siyasi stres şimdi tüketici arenasına taşındı.
Verilen bilgilerin özetinde; Engin Yakut, yedi yıl önce İngiliz otomobil üreticisi Land Rover aleyhinde bir dava açtı ve bir araçtaki üretim kusurlarını, satın alınmasından haftalar sonra motor hasarına yol açtığını iddia etti. Bir Türk araç distribütörü, şanzımanı motora bağlayan bağlantı elemanlarının fabrikada yeterince sıkılmadığını, bu da davada sunulan belgelere göre 'yaşamı tehdit edici risk' yaratmalarını sağladı. Yakut , Land Rover'dan birçok kez değişiklik istedi, ancak görmezden gelindi.
Land Rover Avukatları, mahkemenin bir İngiliz şirketi üzerinde yargı yetkisi olmadığını ve fabrika kusurları iddiasının gerçekleşmediğini ve tahrif edildiğini ilan ederek Türkiye'deki tüketici mahkemelerinde açılan davaya cevap verdi.
Yetkili iddialara rağmen, geçtiğimiz günlerde bir Türk mahkemesi yedi yıl süren yasal bir savaşın ardından Land Rover'a aracın maliyetini ve tazminat ödemesine karar verdi.
Basın Toplantı moderatörlüğünü Başkan Yardımcısı Musa Karademir üstlendi. Avrupa Birliği Adalet Divanı, AB Komisyonu, AB Parlamentosu ve AB Rekabet Kurumu’nada taşınan davaya destek vereceklerini belirten Musa Karademir DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği Başkanlığına yeni seçilen Ferhat Bozçelik’e konuşmasını yapması için sözü bırakdı.
Ferhat Bozçelik her ne kadar Genel Başkan olsamda
Türk dostu “Uluslararası Diplomatlar Birliğin Onursal Başkan Büyükelçi Günther Meinel her zaman başkanım olacakdır” dedi.
Başkan Bozçelik, “Sadece Türk iş adamımız değil Tüm kullanıcıların hayati önemini kapsayan, haklı bir davanın destekcici olacağız,” anlamındaki sözlerle kısa bir konuşma gerçekleştirdi.
Her platformda Türklere olan sevgisini, dostluğunu dile getiren Onursal Başkan Büyükelçi Günther Meinel ilginç sözleri yine aynı frekansda övgü doluydu. Her hangi bir Haksızlığın, ülke ve ülke insanına yapılmasını sindiremediğini ve her zaman destekcisi olacağını ifade etdi.
Büyükelçi Günther Meinel “Bir Türk’ün, dev otomobil firmasına karşı olması, Avrupa için büyük bir örnek. Davayı kazanması büyük başarı” dedi.
Onursal Başkan Gunther Meinel, “Türkiye’den gelen başvurular ciddiye alınmıyordu. Bu dava, çalışkan ve detaylı Türkler olduğunu gösteriyor. Engin Yakut, şu anda Türkiye’nin ne kadar önemli bir ülke olduğunu bütün dünyaya duyurmuş oldu. Türkiye’yi ciddiye alın ki problem olmasın. Biz Türkiye ile dost olarak yaşamak istiyoruz” şeklinde dostluk mesajını bir kere daha verdi.
Engin Yakut, “Biz bir araçla yola çıktık. Sonra baktık ki binlerce motor ve şanzuman arızalı binlerce Range Rover var. Türkiye’de sadece 2013 model değil, diğer yıllardaki bütün modellerde de seri hata olduğunu tespit ettik. Gümrük Bakanlığı’ndaki belgelere göre 2 bin 200 civarında motor ve şanzıman ithalatı yapılmış. Bu rakamlar gösteriyor ki motor ve şanzımanda seri hatalar var. Ticaret Bakanlığı müfettişleri, Türkiye Distribütöründe soruşturma başlatırlarsa, arızaları tespit edebilir ve aracın ithalatını durdurabilirler. Onursal Başkanımız Meinel’ın beyan ettiği gibi Avrupa’da da 8 bin 600 civarında benzer motor ve şanzıman arızalı araçlar var. Avrupa Adalet Divanı da konuyla ilgili inceleme başlattı. Land Rover Company bu seri arızaları kabul etmediği müddetçe maalesef çok büyük manevi zararlar görür. CEO, kamuoyuna açıklama yapmalı ve Range Rover Vogue SUV’lar, ‘Geri Çağrılmalı’, biz bu davayı dünyadaki bütün tüketicileri temsilen açtık, motor arızalı araçların trafikte olmaları bütün insanlar için tehlike oluşturmaktadır. Bu durum, bir insan hakkı ve tüketici hakkı ihlalidir. Avrupalı cesaretli Savcılarda Soruşturma başlatmalı” açıklamalarda bulundu.
Basın mensupların soruları üzerine; İş adamı kazanacağı tazminat bedelini toplumsal sorumluluk projelerinde kullanabilmesi için DMW’nin belirleyeceği projeye el değmeden devredeceğini son söz ılarak söyledi.
yilmazparlar@yahoo.com
TPF istihdamda yüzde 5 büyüme
Türkiye Perakenciler Federasyon (TPF) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Altunbilek Yerel Zincirler Buluşuyor (YZB) etkinliğinde, 2019 yılı istihdam hedefleri üzerine; “Yıl sonuna kadar istihdamda yüzde 5 büyümeyi hedefliyoruz.”dedi
Bu yıl "Değer" temasıyla Haliç Kongre Merkezi'nde TPF tarafından 17-18 Nisan 2019 tarihleri arasında düzenlenen, Yerel Zincirler Buluşuyor (YZB) konferans ve fuar organizasyonu etkinliğinde, birbirinden değerli konuşmacılar kadar, göze çarpan standlar ve sergilenen ürünlerde yoğun ilgi gördü.
Kadir Çöpdemir’in akıcı ve hiperaktif bir şekilde sunuculuğunu üstlendiği etkinlik açılışı, mükemmel bir dans gösterisiyle başladı.
Sürdürülebilir kalkınma, tarım, iklim değişikliği, gıda üretimi, gıdaya erişim, gıda israfı, gıda fiyatları gibi konuların işlendiği platformda; Sektörün gelecek hedeflerini belirleyen konuşmalar umut verici oldu.
Türkiye ekonomisine, istihdamına, tüketicilerine, tedarikçilerine, üretime emek verenler, şehirlerine değer katanlar, çalışmalarını inançla sürdürdükleri gözlendi.
Maliyetlerin her geçen gün arttığı, operasyonel karlılıkların düştüğü perakende sektörünün agresif rekabetle karşı karşıya kaldığını dile getiren Başkan Mustafa Altunbilek hükümetden bekledikleri destekleri özetledi. “Hükümetimizin titizlikle üzerinde çalıştığı Perakende Yasası ve Hal Yasası’nın ivedilikle tamamlanmasını rica ediyoruz. Yerel işletmecilerin artan maliyetler karşısında rahat nefes alabilmeleri için 4 konuda destek bekliyoruz. İlk talebimiz market açılışları. Yan yana marketler açılmaz ve market sayılarına düzenleme getirilip indirim mağazaları konusunda önlem alınırsa, rekabette avantaj kazanacağız. İkinci talebimiz çalışma saatleri. Üçüncü destek talebimiz haftanın bir gününün tatil olması ve dördüncü talebimiz, Vergi indirimi.” Başkan Altunbilek Manav, Kasap, Bakliyat, Unlu mamuller, Zeytin ve zeytinyağı ürünleri vs. KDV’nin yüzde 8’den 1’e düşürüldüğü takdirde tüketici yararına olacağının altını çizdi. Ülkede değer yaratmaya devam edeceklerini ifade eden sözleriyle birlikde sorunları ve çözümleri belirleyen konuşma gerçekleştirdi.
Tefken Tarım Atağı
Göze çarpan standlarda Tekfen Tarımsal Sanayi Grubun, Bioteknolojik tarımsal üretim ve araştırma çalışmalar yaptıklarını öğreniyoruz. Tohum kalite labaratuvarı ve biyoteknoloji merkezleriyle faaliyet gösterdiklerini tohum üretimiyle birlikde ar-ge çalışmaları yaptıklarını, fide yetiştirme buğday gibi temel gıda tohumları başda olmak üzere, patates, muz, kiraz tohumların yanı sıra farklı alanlarına yayılmak, tarımın her alınında kaliteli ürün ve hizmet sunmak amacında olduklarını sürdürülebilir kalkınmada tarım üretiminin verimini ve kalitesini artırmak hedefli olduklarını duymak bizi son derece memnun etdi.
İstihdam ve ihracatıyla Ekonomiye katlı sağlayan futbol temalı dijital oynanan etkinliyle renk katan P&G’nin standındayız.
Kafa hareketlerini kullanarak oynanabilen futbol temalı oyunuyla orta-kafa-gol atmakla alınan keyifli, 90 saniye boyunca kafa topundaki yeteneklerini sergileyen katılımcılar çeşitli hedefleri vurup puan kazanıyorlar ve promosyon hediye traş makinası kazanıyorlar.
Adnan Akbulut’dan aldığımız bilgiler “Mekanik inovasyonla yola çıkan hassas aletin, hafif, orta ve ağır sakallar için üç ayarlı ayarlanabilir tıraş bıçağına, zaman içerisinde dokuz ayar daha eklendi. Erkeğin yüzünün her kontur temasını maksimize etmek için inşa edilmiş bir döner jilet beş bıçakdan oluşuyor. Rahat tıraş sağlamaktadır.” Ayrıca istihdam ve ihracat rakamlarının yüksek seviyelerde olması dolayısıyla ekonomiye katkılarından dahada takdir ediyoruz.
Çay Poşetde İnovasyon.
Mesh Stick Çay, Kurumsal Kategoride "En İnovatif Ambalaj" Altın Havan Ödülü'ne layık görüldüğünü, söyleyen Mahmut Abdioğlu, Mesh adını da, sırrını da demleyen deliklerden aldığını, Mesh’in öyküsü, tutku, kelimesi ile başladığını, uzmanlar yönetiminde dünyanın en önemli bölgelerinden seçilen çay ve kahveler harmanlanarak ambalaj içerisinde beğeniye sunulduğunu ve yerli çay ile ihracatda çok yol alabileceklerine inandığını aktardı.
Mesh ile kaşık kullanmanıza da gerek kalmadan, süzgeç şeklindeki ambalajın içindeki çay ve kahve taneleri deliklerinden süzülerek gelerek sıcak suda demleniyor. Arzulanan dem miktarına göre 3 ile 5 dakika arasında hazır olabiliyor.
Çevreci Firma TheProEco ürünlerini tüm firmalarda görmek mümkün.
Hertürlü kağıt hamurun yer aldığı ürünleri ve hammdeyi bünyesinde bulunduran firmanın Türkiye Satış Müdürü Sena Yılmaz ile söyleşi gerçekleştiriyoruz.
Firması hakkında bilgilendirmesini istediğimizde Sena Yılmaz, “Türkiyede kağıt pipet üretimini yapan tek firmayız. İhracat ağırlıklı çalışıyoruz. Bir çok otel gruplarının, üniversitelerin , cafelerin kâğıt pipetlerini – karton bardaklarını – Dw bardaklarını firmamız üretiyor. Özellikle, Avrupada plastik kullanımı yasaklandığı için, ürünümüz tüketiciler tarafından tercih edilmektedir. Bu ürünler yenilikçi ve doğayı destekleyen ürünlerdir.” Şekinde firmasını ve ürün özelliklerini özetliyor.
Plastik ürün kullanımı hakkındaki sorumuza; “Dünyanın kara ve denizlerindeki plastik atıkları her geçen gün artıyor ve geleceğimizi tehdit ediyor. Her yıl denizleri karışan plastik miktarı 8 milyon ton olup, bu atıkların büyük bölümü yüzlerce yıl çözülmeden doğada kalıyor. Plastik ürünlerin doğada geri dönüşümü kendiliğinden mümkün olmadığından ve doğamızı kirletmesinden dolayı yerine alternatif ürünler çözüm olarak üretilmiştir.” Şeklinde açıklamada bulunuyor.
Ürünlerini soruyoruz. “Yerli üretim olan, Kağıt Pipet, doğada geri dönüşümü kendiliğinden mümkün olan ve tamamen kağıttan oluşan hammaddesi ile kullanışlı ve zararsız bir üründür. Plastik pipetler ise bu atık yığınının önemli bir kısmını oluşturuyor. Günlük hayatta çoğunlukla keyfi olarak kullandığımız plastik pipetlerin tüketiminin azaltılması için bu konuda farkındalığın artırılması gerekiyor. Şirketimizle birlikte ; Oluşturulan farkındalık, dünyamızı tehdit eden plastik atık sorununa olumlu katkı sağlayacaktır.” Yeşil ekonomi içinde yer almanın huzuru içinde olduğunu söylüyor. Bilinci aşılamak yaymak adına gençleri yanlarına aldıklarını, şirket olarak , Ege Üniversitesi Ögrencileri ile el el çalışmalarını sürdürdüklerini ilave ediyor.
İki gün boyunca verilen konferanslara yerel zincir üyeleri oldukca ilgi gösterdiler.
yilmazparlar@yahoo.com
İyi Geceler Ekonomi
2019 İstanbul Ekonomi Zirvesi
NoorCM Akademi bünyesinde, İstanbul Ekonomi Zirvesi, 13 Nisan 2019 Cumartesi günü Fairmont Quasar Hotelde düzenlendi.
Zirve “Piyasalara Genel Bakış ve Yatırımcı Stratejileri” ve “2019 Yılı Genel Ekonomik Gelişmeler ve Piyasalara Dair Beklentiler” konulu iki panel, Teknik ve Temel Analiz Eğitimi olarak gerçekleşti.
Habertürk Ekonomi Müdürü Serdar Kuter'in moderatörlüğünde Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu, NoorCM Kurumsal İlişkiler Müdürü Mert Yılmaz, NoorCM Stratejist Arzu Toktay, Mehmet Ali Yıldırımtürk ve NoorCM Pazarlama Müdürü Ahmet Uluhan gibi isimlerin oluşturduğu panelistler ile piyasa beklentileri ve yatırımcı stratejileri masaya yatırıldı.
Panelistler Dünya ve Türkiye’nin Ekonomik tablosunu tüm ayrıntılarıyla analiz ederek, derinlemesine bir bakışla, yurtiçi ve yurt dışındaki politik, ekonomik ve sektörel gelişmelerin analizini yaparak, bilgi vermeye ekonomik gelişmeler, hisse senedi, faiz, döviz ve emtia piyasalarına yönelik bilgiler sundular.
Dünyada para politikaları daha sıkı oluşu, likiditenin azaldığı, Yurt dışı piyasalarda kararsız seyirlerin devam ettiği, Hem Avrupa hem de ABD’de piyasalar karışık seyretdiği, yön bulmakta zorlanan endeksler. Dünya ekonomi durgunluğun rezesyon sınırına dayandığı.
Türkiye’de önemli bir sebze sıkıntısı olduğu, yiyecek ve içecek perakende satışlarındaki artışla ülke genelinde kilit gıda maddelerinde fiyat artışlarının fiyat enflasyonu, 2019 yılı olarak Türkiye yolu pek güzel olmadığı, İhracattan fazlasını ithal eden ciddi bir ekonomik etki beklediği, % 20'den fazla olan enflasyon önemli sorun olarak dile getirildi.
Türkiye’den yabancı yatırımcıların paralarını Türk hisse senetlerinden ve tahvillerinden çekebileceği, dolayısiyle işsizlik artacağı, kurdaki düşüş Türk vatandaşları için geçim masraflarını arttıracağı söylendi. Türkiye'nin net dış borcu. Özel sektörün borcu kısa vadeli Türk kamu kesimi borcu Bankacılık sektörünün dış borç stoku gözler önüne serildi. Borcun yarısının ABD Doları, Avro cinsinden olduğu, ABD Federal Reserve, faiz oranlarını artırmayı planladığı gerçegiyle, Bu nedenle, dolar cinsinden borçlu olan Türk şirketleri 2019'da kredi geri ödemelerinin çok daha pahalı olacağı.
Yapısal reformların köklü radikal reform olmadığı, bir takım düzenlemeler olduğu, beklenen reformu kapsamadığı düşünce hakimdi. ABD ile Türkiye arasındaki gerilimi yeniden alevlemesi yeni sorunlar. Ekonominin kötü sinyalleri durumumuzu belirledi.
İkinci Panel “2019 Yılı Genel Ekonomik Gelişmeler ve Piyasalara Dair Beklentiler" Prof.Dr.Erhan Aslanoğlu – Mert Yılmaz görüşleride; Ekonominin, bu yıl yüksek enflasyon, işsizlik ve döviz kuru zayıflığı nedeniyle sürekli yüksek iç talep nedeniyle daralacağı, döviz kurundaki dalgalanmalar ve kalıcı jeopolitik gerginliklerin görünümü bulanık,bir 2019 yılı olacağı. Zorlu ekonomik koşullar, finansman koşullarının sıkılaştırılması ve lirada zayıflama, Türk bankaları üzerindeki baskıyı daha da artıracağı görüşüydü.
Hiperaktif geçen zirvede katılımcılar soru ve katkıları ön görüleri ise; Küresel gelişmelere karşı korunmanın yolu, portföy çeşitlendirmesi, Ekonomik veri açıklamalarına dayalı makro ekonomik yorumlar, çıkış yolu için, Uluslararası Para Fonu'ndan kredi alabilirliği, Katar ve Çin’den yapılan mali yardım Türkiye’ye de yardımcı olabilirliği, Uzun süreli bastırılmış ekonomik büyüme öngörü, beklenenden daha az dik olsa da, uzun bir daralma dönemi öngörüsü, İyileşmenin yavaş olacağı trend artışının 2020 yılına kadar geri dönmeyeceği inancı.
Enflasyon çift haneli rakamlarda kalmaya devam edeceği, Şeklinde özetlenebilir.
NoorCM Araştırma Uzmanı Uğur Aydın ile Teknik ve Temel analiz eğitiminde altın ve dolar ortak sorulardı. Dolar üzerinden alınan altın, farketmiyen bir yatırım olduğu trendlerle izah edildi.
NoorCM Stratejist, finans uzmanı, ekonomist Arzu Toktay ile söyleşi gerçekleştirdik.Türev Piyasalar, Vadeli işlemlerin Avantajları, Vadeli işlemlerin özellikleri Standardizasyon, Vadeli piyasaların aktörleri, Sigorta yapanlar (Hedge), Risk yönetimi temel kavramları (hedging temelleri, Vandalia Hisse Senedi Endeksi ve Kullanımı, Portföy Sistematik Risk Kontrolü (Beta), Put Opsiyonu (Varant) ile Sigorta hakkında konuşuyoruz. Spekülasyon ve spread trading sorumuza Vadeli piyasalarda spekülasyon mekaniği çok kolaydır, düşük maliyetlidir, kaldıraç avantajı vardır! ve son derece heyecan verici olabilir. yatırımcılar çok kısa (scalpers), orta ve uzun vadede işlem yaparlar.(örnek VIOP). Konservatif yatırımcılar spread yapabilir. Banka hisselerinin endeksi taşıyacağını düşünen yatırımcı VIOP’da İMKB-30 satın alırken, İMKB 100 açığa satabilir cevabı alıyoruz. Yatırım Sacayağı Para Yönetimi Trade Yönetimi, teknik analiz hakkında bilgiler alıyoruz.
Firmasında seminer verdiklerini nitelikli finans uzman eleman yetişdirdiklerini ilave ediyor.
yilmazparlar@yahoo.com