20 Şubat 2017 Pazartesi

TeknoSA Türkiye ekonomisinin bir aynası mı?

2016’da fitleşdiğini, 2017’de yenilenme için yatırım yapacağını söyleyen Teknosa, Türkiye ekonomisini mi yansıtıyor? TeknoSA Genel Müdürü Bülent Gürcan’ın  “2016 yılının son çeyreğinde 10 milyon TL kar ederek yılı pozitif tamamladık.” Demesine rağmen ancak Teknnosa’nın cari dönem 31 Aralık 2016 Net dönem zararı 160,613 milyon Tl.  

Sabancı Holding’in elektronik perakende sektöründeki markası TeknoSA adına TeknoSA Genel Müdürü Bülent Gürcan, 2017 hedeflerini bir kaç gün önce basın toplantısı ile 2016 yılının son çeyreğinde 10 milyon TL kar ile kapatdıklarını açıklamıştı. Oysaki TeknoSA sunduğu 01.01.2016 – 31.12.2016 Faaliyet Raporunda, Cari Dönem 31 Aralık 2016 Net dönem zararı 160,613 milyon Tl.  

Bülent Gürcan, “2016 yılının son çeyreğinde 10 milyon TL kar ederek yılı pozitif tamamladık. 2017’ye müşterilerin değişen ihtiyaçlarına paralel olarak daha fit bir şekilde girdik. Şimdi tüm kanallarımızda daha mükemmel bir deneyim için yenilenme atağına başlıyoruz. Yatırımlarımızın odağında mağazalarımız ve online platformlarımızda hayata geçireceğimiz yenilikler, insan kaynağı ve fark yaratan hizmetler olacak.”  Demişti. Fakat Mehmet Nane yönetimindeki karlı görmeye alıştığımız perakende mağazası TeknosSA Türkiye ekonomisinin bir aynası mı?

Teknosa’nın sunduğu faliyet raporuna göz atalım.  

 01.01.2016 – 31.12.2016 FAALİYET RAPORU

Seri II 14.1 Sayılı Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya İlişkin Esaslar Tebliğine göre hazırlanmıştır. | Teknosa İç ve Dış Ticaret A.Ş.

Sermayede Doğrudan %5 veya Daha Fazla Paya veya Oy Hakkına Sahip Gerçek ve Tüzel Kişiler: Şirket Unvanı/Adı Soyadı Sermaye Payı (TL) Sermaye Payı (%) Hacı Ömer Sabancı Holding A.Ş. 66.310.509,61 60,28 Dilek Sabancı 5.734.598,69 5,21 Sevil Sabancı 5.734.598,68 5,21 Diğer 32.220.293,02 29,29 . Toplam 110.000.000,00 100,00 Personel Yapısı 2015 2016 . TeknoSA İdari Personel 482 367 TeknoSA Mağaza Personeli 3.052 2.321 KlikSA 85 0 . Toplam 3.619 2.688


2.5 Kâr Payı Hakkı

TeknoSA’nın 24 Mart 2016 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda, verilen önergenin oylanması neticesinde, Şirket’in 2015 hesap dönemine ait SPK’nın Seri:II No:14.1 sayılı tebliği gereğince düzenlenen mali tablolarımızda yer alan “94.573.000,00TL” “Dönem Zararı” ile VUK hükümlerine göre kanuni defter kayıtlarımızda yer alan “12.846.342,10TL” “Dönem Zararı”nın geçmiş yıl karları ile mahsup edilmesi katılanların oybirliği ile kabul edilmiştir.

FİNANSAL TABLOLAR BAĞIMSIZ DENETİMDEN GEÇMİŞ 31 ARALIK 2016 TARİHLİ BİLANÇO 
(Tutarlar aksi belirtilmedikçe bin TL olarak ifade edilmiştir.) 

Cari Dönem Geçmiş Dönem Dipnot 31 Aralık 31 Aralık Referansları 2016 2015 VARLIKLAR Dönen Varlıklar 579,697 855,808 Nakit ve nakit benzerleri 5 156,094 305,285 Ticari alacaklar 6 56,449 51,203 İlişkili taraflardan ticari alacaklar 4 1,701 2,008 İlişkili olmayan taraflardan ticari alacaklar 54,748 49,195 Stoklar 8 352,687 480,611 Peşin ödenmiş giderler 9 11,077 15,677 Cari dönem vergisiyle ilgili varlıklar 2 3 - 460 Türev araçlar 2 6 - 360 Diğer dönen varlıklar 1 6 3,390 2,212 Duran Varlıklar 188,721 175,467 Diğer alacaklar 7 556 671 Yatırım amaçlı gayrimenkuller 1 0 10,196 10,557 Maddi duran varlıklar 1 1 98,744 98,760 Maddi olmayan duran varlıklar 1 2 22,287 21,857 Peşin ödenmiş giderler 9 577 149 Ertelenmiş vergi varlığı 2 3 56,361 24,570 Diğer duran varlıklar 1 6 - 18,903 TOPLAM VARLIKLAR 768,418 1,031,275 43 Cari Dönem Geçmiş Dönem Dipnot 31 Aralık 31 Aralık Referansları 2016 2015 KAYNAKLAR Kısa vadeli yükümlülükler 825,742 950,447 Ticari borçlar 6 712,323 870,728 İlişkili taraflara ticari borçlar 4 4,201 4,332 İlişkili olmayan taraflara ticari borçlar 708,122 866,396 Çalışanlara sağlanan faydalar kapsamında borçlar 1 3 13,462 8,896 Diğer borçlar 7 1,198 1,014 İlişkili olmayan taraflara diğer borçlar 1,198 1,014 Ertelenmiş gelirler 9 23,135 25,286 Kısa vadeli karşılıklar 48,411 20,018 Çalışanlara sağlanan faydalara ilişkin kısa vadeli karşılıklar 1 3 7,545 17,630 Diğer kısa vadeli karşılıklar 1 4 40,866 2,388 Diğer kısa vadeli yükümlülükler 1 6 27,213 24,505 Uzun vadeli yükümlülükler 4,591 4,306 Çalışanlara sağlanan faydalara ilişkin uzun vadeli karşılıklar 1 3 4,591 4,306 ÖZKAYNAKLAR (61,915) 76,522 Ödenmiş sermaye 1 7 110,000 110,000 Sermaye düzeltme farkları 1 7 6,628 6,628 Kardan ayrılan kısıtlanmış yedekler 1 7 8,704 8,704 Diğer yedekler 3 3 Kar veya zararda yeniden sınıflandırılacak birikmiş diğer kapsamlı gelirler veya giderler - 288 Riskten korunma kazançları - 288 Kar veya zararda yeniden sınıflandırılmayacak birikmiş diğer kapsamlı gelirler veya giderler 20,130 (1,984) Tanımlanmış fayda planları yeniden ölçüm kayıpları (1,778) (1,984) Maddi duran varlık yeniden değerleme artışları 21,908 - Geçmiş yıllar (zararları) / karları (46,767) 47,456 

Cari Dönem 31 Aralık 2016   Net dönem zararı  (160,613) 

Geçmiş Dönem 31 Aralık 2015  (94,573) 

TOPLAM KAYNAKLAR 768,418 1,031,275

BAĞIMSIZ DENETİMDEN GEÇMİŞ 1 OCAK - 31 ARALIK 2016 DÖNEMİNE AİT KAR VEYA ZARAR VE DİĞER KAPSAMLI GELİR TABLOSU 
(Tutarlar aksi belirtilmedikçe bin TL olarak ifade edilmiştir.) 

Cari Dönem Geçmiş Dönem Dipnot Referansları 1 Ocak – 31 Aralık 2016 1 Ocak – 31 Aralık 2015 Hasılat 1 8 3,074,087 3,205,187 Satışların maliyeti (-) 1 8 (2,573,138) (2,615,853) BRÜT KAR 500,949 589,334 Pazarlama giderleri (-) 1 9 (457,092) (499,746) Genel yönetim giderleri (-) 1 9 (48,212) (57,266) Esas faaliyetlerden diğer gelirler 2 0 20,068 19,452 Esas faaliyetlerden diğer giderler (-) 2 0 (143,056) (97,178) ESAS FAALİYET KARI / (ZARARI) (127,343) (45,404) Yatırım faaliyetlerinden gelirler 2 1 1,072 3,879 FİNANSMAN GELİRİ / (GİDERİ) ÖNCESİ FAALİYET KARI / (ZARARI) (126,271) (41,525) Finansman giderleri (-) 2 2 (66,649) (61,239) SÜRDÜRÜLEN FAALİYETLER VERGİ ÖNCESİ KARI / (ZARARI) (192,920) (102,764) Sürdürülen faaliyetler vergi geliri / (gideri) 32,307 8,191 - Ertelenmiş vergi geliri / (gideri) 2 3 32,307 8,191 SÜRDÜRÜLEN FAALİYETLER DÖNEM KARI / (ZARARI) (160,613) (94,573) DÖNEM KARI / (ZARARI) (160,613) (94,573) Dönem karının / (zararının) dağılımı Kontrol gücü olmayan paylar - - Ana ortaklık payları (160,613) (94,573) DİĞER KAPSAMLI GELİR / (GİDER) Kar veya zararda yeniden sınıflandırılmayacaklar 22,114 (1,513) Tanımlanmış fayda planları yeniden ölçüm kazançları 258 (1,892) Maddi duran varlıklar yeniden değerleme artışları 23,061 - Kar veya zararda yeniden sınıflandırılmayacak diğer kapsamlı gelire ilişkin vergiler (1,205) 379 Ertelenmiş vergi (gideri) / geliri (1,205) 379 Kar veya zararda yeniden sınıflandırılacaklar (288) 288 Nakit akış riskinden korunma kazançları / (kayıpları) (360) 360 Kar veya zararda yeniden sınıflandırılacak diğer kapsamlı gelire ilişkin vergiler 72 (72) Ertelenmiş vergi (gideri) / geliri 72 (72) TOPLAM KAPSAMLI GİDER (138,787) (95,798) Pay başına (kayıp) / kazanç 2 4 (0.015) (0.009

yilmazparlar@yahoo.com

9 Aralık 2016 Cuma

ANFAŞ -Antalya Fuarcılık A.Ş-.18-21 Ocak 2017 -Otel Ekipmanları*Yılmaz Parlar

Fuarcılık önemli sektör olacak
Basın Toplantısında; ANFAŞ (Antalya Fuarcılık A.Ş.) Genel Müdürü Murat Özer, “ Fuarcılık Türkiye için gelecekte çok önemli bir sektör olacak. Yeter ki bu durum bir devlet politikası dahilinde Ankara, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimler tarafından desteklensin”dedi
ANFAŞ 6 Aralık Salı günü Hilton İstanbul Bosphorus Hotel’de Antalya'da Antalya’da düzenlenen 18-21 Ocak 2017 tarihlerindeki Hotel Equipment -Otel Ekipmanları ve 15-18 Şubat 2017 tarihlerindeki Food Product -Gıda Fuarı ile ilgili basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısında, Ekonomi Gazeteciler Derneği (EGD)  Başkanı Celal Toprak moderatörlüğünde  Antalya Fuarcılık A.Ş Genel Müdürü Murat Özer, TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, TÜSİD Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Gürkaynak ve POYD Yönetim Kurulu Başkanı Edip Nazım Açar konuşmacı olarak katıldılar. 
EGD Başkanı Celal Toprak sektörün markalı bir gıda fuarının olması gerekdiğini, fuarcılık- marka kavramları, önemleri, ekonomiye katma değerleri özetleyen kısa bir giriş yaptı. Sırasıyla konuşmacılara söz vererek sonunda basın mensupların soru ve katkılarıyla gündemi sonuçlandırdı.
Sektörlerde yaşanan gelişmeler ve pazarda meydana gelen yeni oluşumlar rekabetin yoğun bir şekilde yaşandığı günümüz koşullarında tüketiciler aynı malın değişik fiyat kalite ve biçimleri ile karşılaşabilmekteler ve ihtiyacı olan mal ya da hizmetin değişik alternatifler arasından seçme şansına sahip olmaktadır.
Bilgi iletişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişmeler, üretim olanaklarının çok genişlemiş olması gibi sebeplerle bir işletmenin ortaya çıkardığı en hızlı, kaliteli ve düşük maliyetli bir üretimin yöntemi, ürün hizmet kalitesi açısından işletmeler arası farklar giderek yok olmaktadır.
Katılımcı firmalar açısından Fuarlar son derece önemlidir.
Ticari ihtisas fuarlarına katılım, firmalara oldukça önemli avantajlar sunmakta ve hem pazarlama hem de tanıtım aktivitelerini bir arada yürütmelerine olanak sağlamaktadır.

Türkiye Otelciler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, 2016'nın turizm sektörü için zor geçtiğini ancak 2017'den umutlu olduğunu, şu anda her türlü otel ekipmanı üretir hale geldiğimizi çok daha iyi noktalara geleceğimizi, ANFAŞ'ın sektörün en önemli fuarlarından birini organize ettiğini ve şirketin, son yıllarda yapılan yatırımlarla en önemli fuar merkezlerinden birisine sahip olduğunu söyledi.  
Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TUSİD) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Gürkaynak Yurt dışındaki müşterilerini yurt içindeki fuarlarda ağırlıyarak, bazı tanıtım ve pazarlama maliyetlerinin azaldığını ifade etdi.

Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Edip Nazım Araç,  Şu ana kadar yapılan eksikleri görev addeterek görevleri yerine getirmek ve fuarlara katılmak istediklerini açıkladı.
 
ANFAŞ (Antalya Fuarcılık A.Ş.) Genel Müdürü Murat Özer, “Amacımız fuarlara ziyaretçi kalitesini artırmak. Böylece fuarın ekonomiye sağladığı katma değer de artacak Şu anda Avrupa pazarlarının Türkiye’ye biraz daha çekimser bakmaktalar. önümüzdeki fuarlar için ağırlıklı olarak Afrika, Orta Doğu, Arap Yarımadası, Türki Cumhuriyetler ve Rusya pazarlarını hedeflemekteyiz. Fuarcılık Türkiye için gelecekte çok önemli bir sektör olacak. Yeter ki bu durum bir devlet politikası dahilinde Ankara, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimler tarafından desteklensin” diyerek Amtalya’nın avantajlarını sıraladı. “Antalya'ya yurt dışından 255 şehirden 61 havayolu şirketi direkt uçuş gerçekleştirmektedir. Fuarlar uluslararası katılımcı ve ziyaretçilere ihtiyacı var. Kış aylarında bile Antalya'dan 35-40 ülkeye uçulabiliniyor.” Bazı rakamsal değerlerle;  “Türkiye'nin 410 fuarla ekonomiye 1,4 milyar avro katma değer sağlarken, Almanya'nın 371 fuarla 23,5 milyar avro katma değer sağlamaktadır.” Açıklamalarında bulundu. dığını sözlerine ekledi.
 Ayrıca, ANFAŞ-Antalya Fuarcılık A.Ş.’nin bugünkü ekonomik şartlara rağmen 30.000.000 TL’ye yaklaşan yatırımını tamamladığı bildirildi. Şirketin yenilenen fuar alanı, 40.000 m2 kapalı ve 20.000 m2 açık sergi alanı ve 15 adet kongre, konferans  salonu gibi bilgileri verdi

Toplantı toplu fotograf çekimiyle son buldu.

yilmazparlar@yahoo.com.

28 Kasım 2016 Pazartesi

Geleceğin Gücü Girişimciler G3 Forum-Yılmaz Parlar


 Geleceğin Gücü Girişimciler G3 Forum


Türkiye’nin girişimcilik alanındaki en büyük etkinliği olan Geleceğin Gücü Girişimciler G3 Forum; Habitat, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu, TOBB Genç Girişimciler Kurulu ve PublicisLive ev sahipliğinde, Turkcell Arıkovanı ana sponsorluğu ve TEB Özel Melek Yatırım Platformu desteğiyle 25 Kasım’da Suada’da altıncı kez gerçekleştirildi.
M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Ali Sabancı, Gülden Yılmaz, Kaan Terzioğlu, Gökhan Mendi, Hanzade Doğan Boyner, Emre Kurttepeli, Sezai Hazır gibi iş ve girişimcilik dünyasının önde gelen isimleri G3 Forum, 1000’e yakın girişimciyi ve girişimci adayına seslendiler.
Tüm dünyada  yüzelliden fazla ülkede senkronize etkinlikler düzenlenen Global Girişimcilik Haftası nedeniyle, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği   girişimcilik konusunda farkındalığı artırmak amacıyla düzenlediği G3 Forum, geleneksel olarak düzenlenen interaktif yuvarlak masa toplantılarında 

Bizzat bulunarak girişimcilerin ve adayların fikirlerini dinledik masa numaralarına göre gelen girişimciler masamızda Kadın Girişimciler derneği Kagider Ankara Temsilcisi Sinem Ulutürk Cinbiş ve TÜYAP Anadolu fuarlarıA.Ş.Genel Müdür Cihat Alagöz mentorluğunda payşaştıkları fikirlere cevap buldular. Ne Yapabilirim arayışında gelenlere yol haritası çıkartmalarına öneriler aldılar. Bahar Çakır-Mehtap Çıtak-Ebru Gültekin Alkanat gibi girişimciler hamile ve sonrası aynı zamanda şişman bayan giyimi ve çocuk giyiminde farklı inovatif tasarımlarıyla kullanma rahatlığı, doğallık sağlayan ürünlerine gerek iç gerekse dış pazarda çok alıcı bulabilecekleri kesin.
Turkcell Arıkovanı ana sponsorluğu ve TEB Özel Melek Yatırım Platformu desteğiyle Suada’da gerçekleştirilen 5 yılda 5000’den fazla girişimciye ulaşan G3 Forumda Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’ın moderatörlüğünde düzenlenen panelde ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) M. Rifat Hisarcıklıoğlu genç girişimcilere ufuk açtılar. 

Türkiye Odalar ve Borsalar  Birliği olarak amacımız İstanbul’u küresel girişimciliğin merkezi yapmak. 

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu,  “Girişimcilik, ülkelerarası rekabette üst sıralara çıkmak ve işsizlik sorununu çözmekte en önemli etken. Bugün dünyanın en zengin ülkeleri en girişimci olan ülkeler.  Tek 1 girişimci, 10 kişiye istihdam sağlıyor. Bu yüzden zenginlik ve refaha giden tek yol girişimcilik diyoruz. Türkiye’de her 100 kişiden yalnızca 2’si girişimci. 
Ülkemizi Japonya seviyesine çıkartabilmek için 2 milyon yeni girişimciye ihtiyacımız var. Daha fazla girişimciye ulaşabilmek için de en önemli potansiyeli kadınlar ve gençler oluşturuyor. Bunu sağlayabilmek için 2007 yılında TOBB Kadın Girişimci Kurulu’nu, 2009 yılında TOBB Genç Girişimci Kurulu’nu kurduk. Kurullarımız tüm Anadolu’da kendi başarı hikayelerini anlatarak, rol model olarak daha fazla genci ve kadını girişimciliğe teşvik etmek için büyük bir heyecanla çalışıyor. Başladığımızda % 6,5 olan kadın girişimci oranı bugün % 8,5 seviyesine ulaştı. Binlerce gencimizi yüzlerce mentorle buluşturduk” dedi.  

 Hisarcıklıoğlu “Dünyadaki yeniliklerin %99’u henüz yapılmadı.   yapılmayanı yapmak veya farklı şekilde yapmak gerekiyor. Bu yüzden de hangi sektöre yatırım yapıldığı önemli değil, önemli olan akla yatırım yapmak. Dünyada artık para eden tek şey akıl. Yenilik ancak akılla yapılır. Startup'lara vergi ve mevzuat konusunda her türlü kolaylığı sağlamamız lazım. Asya’daki, Ortadoğu’daki, Afrika hatta Avrupa’daki genç beyinlere bunu vaat edersek, o zaman Türkiye devrim yapar.” 

G3 Forum’un açılış konuşmalarını G3 Platform Başkanı Gülden Yılmaz, Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu ile TEB Özel Bankacılık Pazarlama ve Merkezi Satış Direktörü Hayri Telekoğlu yaptı. 

 G3 Platform Başkanı Gülden Yılmaz: “Türkiye’nin daha fazla girişimciye ulaşması için 2015 yılında Kayseri ve Trabzon G3 Forum etkinliklerini yaptık. Her yıl, Türkiye’nin 4 bölgesi ve 4 şehrinde G3 Forumu yapmaya devam edeceğiz. Gözünde büyütme, hayal et, cesaret et diyoruz ” şeklinde mesaj verdi.

Kaan Terzioğlu, özetle Turkcell olarak her fırsatta inovasyon ve girişimciliğin desteklenmekteyiz.
Ülkemizin teknolojik gelişimi ve ekonomik kalkınma için bu faktörlerin çok önemli olduğuna inanıyoruz.  
Turkcell olarak girişimcilerimizi desteklemek, onlara yürüdükleri yolda fayda sağlamak için çalışmalarımıza var gücümüzle devam ediyoruz.   Tüm yenilikçi fikirleri ve girişimcileri kendilerini göstermek üzere davet ediyoruz.”destek vermeye hazır olduklarını açıkladı.

TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Ali Sabancı, “Bu yıl 6’ncısını yaptığımız G3 Forum’da yine insan kaynakları uzmanlarından, pazarlamacılara, yatırımcısından, girişimcisine 800 kişiyi ağırladık. Kamudan özel sektöre, sivil toplumdan finansman sağlayıcılarına hepimiz girişimcilik ekosisteminin paydaşlarıyız.
Ekosisteme destek vermeye tüm gücümüzle devam edeceğiz. Çünkü girişimcilik istihdam demek, refah demek ve ekonomik büyüme demek. Önümüzde yapabileceğimiz tek şey var; o da girişimcilik ve inovasyon.”

Türkiye’nin önde gelen melek yatırımcılarının katıldığı ve yatırım ortamını değerlendirdikleri Yatırımcı Paneli’ne moderatörlüğü TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkan danışmanı Berrak Kutsoy yaptı. Panele ise 212 Yönetici Ortağı Numan Numan, Revo Capital Yönetici Ortağı Berkin Toktaş, Turkcell Arıkovanı Proje Lideri Salih Zeki Çimen ve TEB Özel Melek Yatırım ve İş Geliştirme Müdürü Nilüfer Aktaş katıldı.

Suriyeli Girişimciler Türkiye Girişimcilik Ekosistemi ile Buluştu.
Türkiye’de sayıları 3 milyona ulaşan Suriyeli mültecilerle ortak bir gelecek inşa etmek için Habitat Derneği’nin, Birleşmiş Milletler Mülteci Yüksek Komiserliği ve TOBB ile birlikte yürüttüğü İMECE Programı hayata geçirildi. Suriyelilerin girişimcilik becerilerini ve iş kurma süreçlerini destekleyen İMECE Programın ilk eğitimi geçtiğimiz hafta İstanbul’da verilmişti. Eğitime katılan girişimci adaylar, G3 Forum’a katıldılar. 


yilmazparlar@yahoo.com

11 Kasım 2016 Cuma

Bülent Gedikli- EGD Toplantısı-Yılmaz Parlar


 

Küresel finansal çağın sonu

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli,  "Küresel finansal çağın sonuna geldiğimizi düşünüyorum. Bundan sonrası yeni bir reel sektör çağının başlangıcıdır. Tabii bir dönem değişirken bunun sancıları olacaktır.”


Ekonomi  Gazetecileri Derneği  ( EGD )  Yönetim Kurulu Başkanı Celal Toprak'ın moderatörlüğünü yaptığı Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli ile , Ekonomi  Gazetecileri Derneği üyeleri ve Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan da katıldı.  


Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli,  Amerika'daki başkanlık seçimiyle çok değerlendirme yapılacağını ancak kendi  görüşüne göre Amerika ekonomisinin resesyona gireceğini, Dünya ekonomisinde 50-60 yılda bir tekrar eden döngülerin olduğunu ve enteresan bir dönemeçten geçildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli,  "Küresel finansal çağın sonuna geldiğimizi düşünüyorum. Bundan sonrası yeni bir reel sektör çağının başlangıcıdır. Tabii bir dönem değişirken bunun sancıları olacaktır. Bizim temennimiz bunun hem dünya hem de Türkiye için minimuma inmesidir. Dünya ekonomisindeki temel trendlerde bir değişiklik yok. Bol likidite, bol para dönemi, düşük faiz devam edecek. Enflasyon yine olmayacak, deflasyonist süreçler ağır basacak. Merkez bankaları para basmaya devam edecektir. 2008 yılında başlayan finansal krizi genel olarak merkez bankaları veya para politikaları üzerinden yönetmeye çalıştılar. Maliye politikaları işlemiyordu. İlk akla şu gelir; 'devletler devreye girsin, madem talepte eksiklik var onu telafi etsin.' Peki onu niye yapamadılar? Çünkü devletler iflas etti de ondan, gırtlağına kadar hepsi borçlu... Bekledikleri şey şuydu; servet değerlerini artırma yani aslında balon oluşturma... Böylece insanlar kendilerini gelir sahibi sanıp harcamaya yönelir umudu oldu. Fakat böyle olmadı, likidite tuzağı oldu, her taraf nakit doldu. Dünyanın en büyük 10 firmasında inanılmaz nakit havuzları var ama bir işe yaramıyor."şeklinde değerlendirme yaptı.


Gedikli, merkez bankalarının bastıkları paraların harcamaya dönüşü olmadığını, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) aralık ayında faiz artırmasının kolay olmayacağını vurguladı.

"Aralıkta faiz artırabilir mi? Ekonomik olarak baktığınızda artıramaz ama siyasi gerekçe ile yapmaya gayret ediyorlar. Ekonomi o kadar kötü ki yapmaları birçok risk doğurabilir, bundan da endişe ediyorlar. AB bu gidişle iflah olacağa benzemiyor, merkez bankasının para basma süreci devam edecektir. Bu işin bir tarafında kur savaşları, şirketlerin borçlulukları var. Çok önemli bankacılık sorunlarının çıktığını göreceğiz. AB pazar kaybı da yaşıyor. Özellikle Çin pazarında sıkıntı yaşıyorlar, Rusya pazarını da kaybetmeye başladılar. Böyle bir pazar sorunu yaşamaları AB açısından hiç de olumlu gözükmüyor. Türkiye-AB ilişkileri açısından da farklı bir manzara ortaya çıkıyor. Lüksemburg'ta yapılan açıklama, Türkiye ile ilgili bazı müeyyide uygulanabileceği gibi yaklaşımlar olduğunu gördük. Ben bunları Avrupa açısından akıl tutulması olarak niteliyorum. Olayın hangi boyutta olduğunu görmedikleri anlamına gelir. AB olarak Türkiye ile ilgili elinizden ne geliyorsa aleyhte her türlü faaliyeti yapıyorsunuz.  PKK'ya neredeyse her yerde şube açıyorlar, FETÖ'ye sahip çıkıyorlar. Dünyaya Türkiye'nin imajını sarsacak bir sürü açıklama yaptırıyorlar. Ekonomik olarak aslında Türkiye, onlar için çok önemli ekonomik pazar. Bu rasyonelitesi olan bir şey değil. Kaldı ki Türkiye'nin istikrarsız hale gelmesi en çok AB'yi vurur, AB çöker, belki arkasından dünya ekonomisi de çöker. Yani Türkiye istikrar açısından o kadar önemli. Sadece mülteci olayını hatırlatsam yeterli. Daha 1 milyon bile değil, bu kadar mülteci ile bile baş edemediler. Bütün bunlara rağmen neden böyle yapıyorlar? Biz onların aleyhinde bir şey yürütmüyoruz. Birçok şeyin içinden çıkıyorlar. Niye böyle yaptıklarına dair fotoğrafa baktığınızda Türkiye'nin 5-10-20 yıl sonra geleceği yeri çok net görüyorlar ve bu onları endişeye sevk ediyor. Bu şekilde akıl tutulmasını yaşıyorlar."şeklinde değerlendirdi


 Uluslararası sermayenin Türkiye'ye bakışına ilişkin, olarak "Türkiye'ye gelmek isteyen muazzam bir yabancı sermaye var. Hiç de birilerinin söylediği gibi değil. Türkiye'ye gelip milyarlarca dolar yatırım yapmak isteyen şirketler var. Bunların görüşmeleri de yürütülüyor. Türkiye'de hukuk sistemi falan... Bank of China geliyor, Sberbank gelmiş, bir sürü banka gelmek için başvurmuş, hukuk olmayan ülkeye banka gelir mi? Bankacılık sistemi olur mu?" ifade sözleri kullandı.


Türkiye'nin bu yeni dünyaya başkanlık sistemi ile hazır olacağını vurgulayan Gedikli, "Çünkü başkanlık sistemi istikrar içinde dinamizm anlamına geliyor. Hızlı, etkin karar alınması gereken bir dünyadayız. Türkiye'nin geçmişine baktığımızda parlamenter sistem bu anlamda tıkandı. Zaten şu anda da parlamenter sistem içerisinde de değiliz. Hala ana muhalefet, öyleymişiz gibi konuşuyor ama artık parlamenter sistem falan yok, şu anda yarı başkanlık sistemindeyiz. 2007'de hukuken yarı başkanlık sistemine geçildi, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle, fiilen de 2010'da zaten yarı başkanlık sistemine geçilmiştir. Türkiye'de olan şey yarı başkanlık sistemidir. Parlamenter sistem Türkiye'yi istediğimiz noktalara taşıyacak bir potansiyel ortaya koyamadı. 'Parlamenter sistemin ne sorunu var?' diye soranlar var, en azından 367 sorunu var. Bu konuyla ilgili eski ana muhalefet başkanına soruyorlar cevap da veremiyor. Bizim başkanlık sistemine geçmemiz en iyi yol. Türkiye'nin istikrar içerisinde yönetilmesi gerekiyor. Başkanlık sisteminin doğru noktalardan tartışılması gerekiyor. İstikrar çok kullandığımız bir kelime ama ne kadar ihtiyaç olduğu da herkes tarafından görülüyor. Bölgeye baktığımız zaman devlet yapılarının dağıldığı yerde istikrarsızlık ortamında neler olduğunu da görüyoruz. Geçmişe baktığımızda da tek başına hükümetler döneminde parlamenter sistemlerde bir şeyler yapılabilmiş, iktidarlar sorunu örtmüş."dedi.


Gazetecilerin soruların cevaplandırılmasıyla toplantı son buldu.


yilmazparlar@yahoo.com


8 Ekim 2016 Cumartesi

EGD-Küresel Isınma Kurultayı-Enerji Verimliliği Derneği-Yılmaz Parlar


8. Küresel Isınma Kurultayı  

Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin, çevre sorunlarına kamuoyunun dikkatini çekmek için başlattığı Küresel Isınma Kurultayı çalışmalarını, 05 Ekim 2016 Çarşamba günü Kandilli’de bulunan Enerji Verimliliği Derneğinde çalışmasını sürdürdü.  
Kurultay'ın  programının oluşturulması, etkinlik ile ilgili  görüş ve önerilerin alındığı toplantının moderatörlüğünü EGD Ekonomi Gazetecileri Derneği yönetim kurul Başkanı Celal Toprak yaptı. 
Başkanı Celal Toprak, Dünyamızın kuraklıkla öldüğü gerçeğinden yola çıkarak uzun yıllar “Yeşil Ekonomi” programlarıyla ve Başkanlık yaptığı EGD yönetimiyle birlikde “Isınma Kurultay”la toplumda farkındalık yaratmak amacıyla tüm kuruluşları, İklim değişikliğini durdurmak ve geleceğimizi kurtarmak için iş birliğine davet ediyor.
Dünyamızın, doğanın insanlığın öldüğü bir yerde ekonominin öneminin olmadığını hatırlatan bireysel ve toplumsal sorumlulukla kamu refahı açısından büyük bir risk olan iklim değişiklik risklerini yaşamamız kaçınılmaz olacağını çağrıda bulunan Celal Toprak toplantıya yine hiperaktiflik kazandıp, medyada farkındalığı artırma anlayışıyla yola çıktıklarını belirterek, görüş ve önerileri aldı. Başkan Toprak, çevre sorunlarına kamuoyunun dikkatini çekmek için başlatılan, Küresel Isınma Kurultayın bu yılda çalışmalarına devam etdiğini Bu yıl etkinlere  www.iklimekonomisi.org  da tam destek vereceğinin altını çizdi.  
Önceki Bildirgede,  dünyada karşılaşılan en büyük çevre sorunlarından biri olan İklim değişikliğinden, Türkiye'nin en fazla etkilenecek ülkeler arasında olduğu ve Türkiye'de iklim değişikliğine uyum konusundaki çalışmaların azlığı işaret edilmişti. Bu kapsamda yapılabilecek çalışmaların artırılması yine gündemin ilklerindendi. 
Bu yıl, Küresel Isınma Kurultayı, Fas’ın Marakeş kentinde 7-18 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilecek Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (COP22) 22. Taraflar Konferansı’nın hemen ardından yapılacak. 30 Kasım günü İzmir’de Alsancak'taki tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleştirilecek kurultay, gazetecilerin ve iş dünyası temsilcilerinin yer alacağı iki oturum halinde düzenlenecek.

İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Sevil Acar ile yaptığımız kısa söyleşide, sürdürülebilir kalkınmanın iktisadi, toplumsal ve çevre boyutlarını, çevresel sürdürülebilirliğin diğer boyutlar için de bir önkoşul olduğunu söyledi.
Etkileri hakkında, vazgeçilmez bir üretim girdisi ve tüketim unsuru olan enerjinin, özellikle de fosil yakıtların, ekonomiye olduğu kadar toplum ve doğa üzerinde de göz ardı edilemeyecek etkileri olduğuna vurgu yaptı. Türkiye’de kömüre verilen desteklerin, piyasa aksaklıklarına yol açmasının yanı sıra doğrudan sera gazı emisyonlarının artışına sebeb olduğunu, kömürün insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri konusunda, örnekler verdi. Herhangi bir enerji yatırımı yapılırken sadece iktisadi maliyetlerinin değil, toplumsal (sağlık) ve çevre maliyetlerinin de hesaba katılması gerektiğini konuştuk.

yilmazparlar@yahoo.com

5 Eylül 2016 Pazartesi

GÜNEŞ ENERJİSİ SANTRALLERİNDE SECURİTAS GÜVENLİĞİ-YILMAZ PARLAR

 GÜNEŞ ENERJİSİ SANTRALLERİNDE 
SECURİTAS GÜVENLİĞİ

Türkiye’de, 9 bölge ofisi, 10 şube ofisi olan, 305 kişilik idari kadrosuyla 21 segmente 600’ü aşkın kuruluşa 2066 hizmet noktasına güvenlik hizmeti veren Securitas güneş enerjisine yönelik çözümleri anlatmak üzere 2 Eylül 2016 Salı günü İstanbul Modern Sanatlar Restaurant’ da kahvaltılı basın toplantısı düzenledi.

Publica İletişim Reyhan Özdemir Koordinatörlüğünde, gerçekleşen toplantıya enerji sektörünün rüzgar gülleri, enerji santralleri ve dağıtım alt segmentlerinde güvenlik hizmeti sunan Securitas’ın Enerji Segmenti Lideri Anıl Akalın, ürün lideri Alper Seyhan, kıdemli Halkla ilişkiler uzmanı Elif Duygu Koca katıldılar.

Ekonomik krizlerin yaşandığı yıllar haricinde artan üretim, birincil enerji tüketimini arttırmıştır. Tüketim içindeki payı artırma politikalar geliştiren ekonomisinde enerji yoğunluğu nedeniyle kaynak çeşitliliğine giden Türkiye temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmiştir. Enerji sektörünün güneş enerjisi santrallerinde yatırım maliyetleri oldukça yüksek oluşu, Enerji amaçlı tesislerde çevresel koruma, güvenlik ve uyarı sistemlerin önemini artırmıştır. Terör örgütlerinin varlığı bölgelerdeki sosyo-ekonomik şartlar belli kırılganlıkları da beraberinde getirmektedir. 

Bu çerçevede mevcut risk haritaları, niteliklerinin gözden geçirilmesi, risklerin minimize edilmesi koruyucu unsurların konuşlanması konusunda güvenliği olan ihtiyacı artırmakdadır.

Küresel tedarik zinciri, üretim, nakliye, depolama tesisleri ve nihai tüketicilere dağıtım ağlarından oluşan, Farklı bölgelerde ortaya çıkan enerji güvenliği riskleri ve tehditleri incelendiğinde, genelde enerji güvenliğine, yönelik güvenlik tehditlerini küresel bir endişe kaynağı olarak değerlendirilmeye başlanmıştır. 
Üretim, dağıtım, enerji nakil hatları faaliyetlerini kapsayan, iş süreçlerindeki güvenlik risklerini ve ihtiyaçlarını analiz ettiklerini
 iş kazalarını önleme ve ihbar etme, risk danışmanlığı gibi farklı hizmet   ve sektörde  özel çözümler sunduklarını söyleyen Securitas Enerji Segmenti Lideri Anıl Akalın uzaktan izleme çözümleriyle maliyetler düşürken, akıllı kameralar sayesinde riskler önceden tespit edilerek önlemler alındığını, bu çalışmaları yaparken şirket know how’ından yararlandıkların hem riski hem maliyeti minimize ettiklerini ifade etdi. 
Segmente özgü bir şekilde oluşturdukları risk değer zinciri ile iş ortaklarına özel çözümler sunduklarını söyleyen Anıl Akalın, yürütülen güvenlik hizmetleri hakkında anlık veriler toplanmasını ve bu verilerin gerek Securitas içerisinde gerekse hizmet alan kurumlarla paylaşılmasını sağlayan sistem sayesinde Kalite kontrol ve hizmet kalitesini artırmayı, Daha hızlı iletişim ve tepki süreçleri oluşturmayı, verilen hizmeti sayısallaştırarak güvenliği ölçülebilir bir hizmet halinde sunmayı hedeflediklerinin altını çizdi. Segmente özgü bir şekilde oluşturdukları Risk Değer Zinciri ile iş ortaklarına özel çözümler sunduklarını söyledi.
Ürün lideri Alper Seyhan anlık raporlama sağlamak, iş ortaklarına ve   Securitas’a hızlı bilgi akışı ve iletişim kolaylığı sağlamak amacıyla kullandıkları ve geliştirdikleri mobil çözümler sistemini açıkladı.

Yine Securitas hizmet verdiği, kullandığı teknoloji ve çözümler hakkında açıkladıkları bilgiye göre; Montaj süresince elektriksiz ortamda çalışabilen HAS sistemi, Mobil kamera sistemi ( montaj ve işletme dönemi), Montaj süresince teknoloji ve minimum elemanlı kadro ile entegre güvenlik hizmetleri, İşletme döneminde elemansız güvenlik, Teknoloji desteği ile günlük alarm izleme merkezi ile uzaktan devriye, Alarm sistemi ve alarm izleme merkezi ile sesli ve aydınlatmalı uyarı ile caydırıcılık, Alarm tanımlanması ile olay tespiti, Kontrol hizmetleri ile rutin kontrol, Olay esnasında kontrol hizmetleri desteği, Olay esnasında Kolluk güçlerini yönlendirme şeklinde sıraladılar. 

yilmazparlar@yahoo.com

22 Ağustos 2016 Pazartesi

TAYSAD -Sektörde Risk Yok-Yılmaz Parlar

TAYSAD “Sektörde Risk Yok”

TAYSAD-Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği Başkanı Alper Kanca,”İhracatımız yüzde 7 arttı, 5,3 milyar dolar oldu" toplam otomotiv sektörü ihracatının ise, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11'lik artışla 13,5 milyar dolara ulaştı”

TAYSAD-Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği Başkanı Alper Kanca,19 Agustos 2016 Cuma günü Levent Avangarde Hotel'de itibar Atölyesi koordinatörlüğünde gerçekleşen Basın toplantısında 15 Temmuz’da Türkiye’de yaşanan darbe girişimi sonrasında Tedarik Sanayisi’nin son durumu değerlendirmesinde gündelik işleyişinde bir sorun olmadığını, ancak yurtdışı projelerde rekabet gücünü kaybetmemek için çalışmaları gerektiğini, yatırımlarımların meyvelerini topladıklarını dile getirirken sektörde risk olmadığını vurguladı.

AB’nin ithal ettiği araç sayısında Türkiye’nin açık ara lider olduğunun bilgisini veren Başkan Alper Kanca kısa bir sunum yaparak genel bir profil çizdi. “İhracatımız yüzde 7 arttı, 5,3 milyar dolar oldu" toplam otomotiv sektörü ihracatının ise, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11'lik artışla 13,5 milyar dolara ulaştı. 2016’nın ihracat rakamları yılın son çeyreği için öngörüler paylaştı.

Toplantıya eski başkanlar ve mevcut yönetim kurulu temsilcileride katıldı.
Başkan Alper Kanca moderatörlüğünde TAYSAD eski başkanlarından Bayraktarlar Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ahmet Bayraktar, TAYSAD'ın eski yönetim kurulu üyesi ve Autoliv Türkiye Yöneticisi Mustafa Alaca, TAYSAD Başkan Yardımcısı Perihan İnci sektörün imajını silmemek adına yapılan çalışmaları, anekdotlarla anlatdılar ortak dil kısa vadede üretim ve sevkiyata devam ederek yatırımcı ve müşteri nezdinde güven sorunu ortaya çıkmaması için çalıştıkları ve başarılı oldukları, 2016 için uygulamaya konulan planda hiçbir şekilde ertelemeye, gerilemeye boşluk bırakmadıkları  



Başkan Alper Kanca “Sektörde herhangi bir olumsuzluk yaşamadık. İş süreçlerinin normal seyrini korudu. Sonrasında Türk sanayisini ve ekonomisini güçlendirmek için tüm gücümüzle  çalışmaya devam edeceğiz. Uluslararası aktivitelerimizin hiçbirini iptal etmedik. Darbeden hemen sonra, Japonya’daki URGE çalışmamıza katıldık.” Sözüyle sanayinin Türkiye Ekonomisinin temeli olduğunu durması halinde ekonominin duracağı vurgulayarak “Uluslararası rekabete çok açık  Küresel bir sektörde üretim yapıyoruz. Darbe girişiminin sonrasında üçyüzelli kadar üyemize, yurtdışı iş ortaklarına göndermeleri için bir ingilizce metin hazırladık. Derneğimizin organize sanayi bölgesinde çalışmaları kimse aksatmadı. Bu ülkemize olan güvenimizi gösteriyor. Bunu herkese anlatmamız gerek.” Şeklinde sanayinin çalıştığını söyledi.

Türkiye'nin bugüne kadar yaşadığı birçok zorluğun üstesinden gelmeyi başardığını ifade eden Kanca  “Milletin ve hükümetin sağduyusu ve özverisi ile bugünleri de kısa sürede geride bırakacağız. Birlik ve beraberlik anlayışı ülke ekonomisi ve geleceği için son derece  önemli. Sektör yöneticileri ile bir arada bulunma nedenimiz Ülke beraberliğine ve parlak geleceğine olan inancı taşımamızdendır.”dedi

Kanca, yabancı ortaklarımız tarafında tedarik sanayine olumlu algıları var olduğunu,
Türkiye’nin, yatırımcıların önemsediği ve ihtiyaç duyduğu anahtar ekonomik faktörleri karşılayan dinamik bir ülke olduğunun, herkesin kendi alanında seferberliğe katılması gerektiğinin altını çizdi.

Güçlü Türkiye algısı için seferber olması gerektiğini söyleyen BaşkanAlper Kanca “Devam eden ekonomik büyüme hızı, destekleyici uluslararası çevreler, ekonomik çerçevemiz, genişleyen iç piyasamız ve işçilik maliyeti gibi hayati unsurlar ülkemizin sahip olduğu ana rekabet avantajları olarak göze çarpıyor.” Açıklamalarda bulundu

1.2 milyar dolar cirosu ile Dünyanın önemli otomotiv parça üreticisi Autoliv'in Türkiye Yöneticisi-Global Tekstil Grubu Kıdemli Başkan Yardımcısı Mustafa M. Alaca anekdotla konuşmasına başladı “İsveç Amerikan sermayeli bir şirketiz. Darbe girişimi gecesi Münih’teki bir toplantıdan evime geliyordum. Atatürk Havalimanı’na son kabul edilen uçaktaydım. 6.5 saat orada kaldım. Yüzde 60 ihracata çalışıyoruz. Bu nedenle durmamız mümkün değil. Ertesi gün 7 vardiyasında tüm işçilerimiz üretim için fabrikadaydı. Otomotiv günlük bir sektör değil, uzun soluklu planlama yapılan bir sektör. Projeler başlamadan 3-4 yıl önce müşteriyle çalışmaya başlıyorsunuz. Yeni projeleri kaptırmamamız gerekiyor”dedi.

Otomotiv sektörde aydınlatma parçaları üreten Bayraktarlar Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ahmet Bayraktar Türkiye harici Slovenya, Çin ve Almanya’da üretim yapıyoruz. Darbe girişimi 15 gün sonrasında, Slovenya’daki fabrikamızda ek yatırımı devreye soktuk. 200 milyon euroya yakın ciro sahibiyiz. Bazı iş adamlarına dair bazı gözaltı soruşturma haberleri olduğunu biliyoruz. Bu firmaların ticari hayatının tedarik zincirini etkilememesi lazım. Bu konuda titiz olmak lazım lazım. Küçük bir tedarikçi firma nin sahibinin gözaltında olması bile etkisi büyük olabilir" açıklamalarında bulundu .

TAYSAD Başkan Yardımcısı ve İnci Holding Yönetim Kurulu Üyesi Perihan İnci sektörümüz 22 milyar dolarlık bir büyüklüklüğe sahip olduğunu, Türkiye ihracatının 8 milyar dolarlık kısmını gerçekleştirdiğini, darbenin gerçekleşmesi halinde   sokağa çıkma yasakları ile birlikte ekonominin çökeceğini Otomotivin uzun soluklu işlerin yapıldığı bir sektör olduğunu söyledi.İnci “ 3 kıtada 4 yabancı ortağımız var. Japonlarla daha çok yeniyiz. Türkiye'de ortaklık kuran, yeni yatırımlarla ortaklığı büyütmek isteyen yabancı şirketler var. Bunların endişeleri oluşuyor.Eylül ayında iki fuara katılacağım. Güven vermek için temasta olacağız. Türkiye'nin iyi durumda olduğunu anlatmamız gerekiyor” dedi




yilmazparlar@yahoo.com