6 Nisan 2018 Cuma

BinYaprak - Fütüristler Dernegi -Geleceğin Mesleklerii-Yılmaz Parlar


2040’a Kadar Tüm Meslekler Değişecek


BinYaprak ilham buluşmalarında BinYaprak Kurucusu Melek Pulatkonak, Fütüristler Derneği Başkanı Eray Yüksek‘i konuşmacı olarak ağırladı. “Geleceğin Meslekleri“ konulu sohbette Eray Yüksek, genç nesillerin geleceğe nasıl hazırlanması gerektiği hakkındaki görüşlerini BirYaprak üyeleriyle paylaştı.


Dijital İşte Kız Kardeşlik Platformu Bin Yaprak, Mart ayı ilham buluşmalarında Fütüristler Derneği Başkanı Eray Yüksek’i ağırladı. Yüksek, “Geleceğin Meslekleri“ konulu sohbette BinYaprak üyeleriyle buluştu. Yakın gelecekte birçok mesleğin ortadan kalkacağını belirten Yüksek, ortalama 24 yaşında üniversiteden mezun olan bir gencin bir işyerinde işe başlaması ya da kendi işini kurmasından 5 yıl sonra söz konusu işin tanımının olmayacağını vurguladı.


Bu gerçeğin tıptan hukuka, bankacılık ve finanstan teknolojiye kadar çok sayıda sektörde geçerli olacağını kaydeden Yüksek, “Diyelim ki tıp doktoru oldunuz, ancak beş sene sonra akıllı zeka ile yüklenmiş bilgilerin olduğu bir ortamda başka bir konsültan ile tanışacaksınız. O zaman tıp doktorunun iş tanımı da değişmeye başlıyor demektir“ görüşünü ileri sürdü. Meslek yaşamına teknoloji sektöründe başladığını söyleyen Yüksek, kendi mesleğinin de 5 senede bittiğini, renkli TV tüp üretiminde çalışırken, teknolojik gelişmeler sonucunda bu mesleğin ortadan kalktığını belirtti. 


Halihazırda 24 yaşında olan eğitimli bir gencin arkasından dijital teknolojilerin dünyasına doğmuş çok farklı bir kuşağın geldiğini ifade eden Yüksek şunları kaydetti: “Şu an üniversite mezunu olan, kendine iş arayan ya da iş bulan bir gencin karşısında oldukça fazla tehdit var. Bunların başında arzu edilen işi bulmak için birkaç senenin geçmesi geliyor. İşi bulduktan ya da bir iş kurduktan sonra o işi sahiplenmek ve yönetmek gerekiyor. Fakat aşağıdan çok ilginç bir nesil geliyor. Beş on yaşındaki çocuklara baktığımızda sürekli oyun oynadıklarını görüyoruz. Oyunlara olan tutkuları, bağlılıkları, stratejileri, anlayışları, hızları ve zaman kavramının tamamı oyunun içinde. Sonrasında oyundan çıkıyorlar ve mutsuzluklar, yıkılmışlıklar, öğrenmişlikler için bu çocuklara sadece üç saniye yetiyor. Ardından tekrar oyuna başlıyorlar. Dolayısıyla zaman kavramları çok farklı. Beklentileri çok yüksek. Bir de çok önemli bir özellikleri var; yenilme duyguları yok. Böyle bir nesil yakın gelecekte yapılan tüm işlerin tanımlarını değiştirecek. Hiyerarşileri yok. Görev başına proje bazında çalışmaya gidecekler ve kendi öncelikleri olacak. Başkasından emir ya da proje aldıkları için değil, kendi öncelikleri için hazır olacaklar. Sonuç olarak şu anda 24–25 yaşlarında olanların sahip oldukları işlerin tamamını değiştirecekler. Tamamını değiştirecekleri gibi kendi ellerine de alacaklar. Bu gerçekten ciddi bir sorun yaratacak. Dolayısıyla bugünkü genç kuşakların kendi yollarını bulmaları gerekiyor. Çok büyük bir değişim olacağı için, sadece Türkiye değil hiç kimse dünyada bu dönüşüme hazır değil.“


Dijital çağın çocuklarının dünyaya bambaşka bir gözle baktığını belirten Yüksek, şunları söyledi: “Bir üniversitenin buluşmasında bir çocukla tanışıp konuştum. Üniversite girişinde gelecekle ilgili afişi görüp babasını ikna ederek üniversitedeki buluşmaya gelmiş. ‘Bir sorum var‘ dedi. ‘Otonom araçlara geçerken sanki bir ara geçişmiş gibi gösterilen hibrid araçlar ve sonrası elektrikli araçları düşündüğümüzde, bugünkü enerji üretimini göz önüne aldığımızda bir ikilem yaratmıyor mu?” diye sordu. Nedenini sorduğumda, ‘Elektrik üretimimizin yüzde 67‘sini doğalgazla karşılıyoruz, bu anlamlı değil. Öte yandan, güneş tarlalarının ömürleri ikinci nesil lityum pillerden dolayı kullanıldıkları toprağı öldürüyor, gelecekte kuraklıkları da düşünürseniz bu yöntem de çevre açısından oldukça zararlı‘ dedi. Fakat bir çözüm üretti. ‘Bunların yerine varolan fosil yakıt kaynağı hariç potansiyel enerjileri kinetik enerjiye çevirmek için altyapılar üretemez miyiz‘ diye sordu. Bunları söyleyen çocuk sadece 12 yaşındaydı. 16 yaşında bir başka gençle de tanıştım. Şu an 9 şirketi var ve bu şirketlerin beşi Silikon Vadisi‘nde. 11 ya da 12 adet de şirket batırmış. Düşünme sistemi çok farklı bir çocuk. ‘İleride hangi üniversitenin hangi branşında okumak istiyorsun‘ diye sorduk, ‘bilmiyorum, henüz çok gencim‘ diye cevapladı. En ilginci ise bu gencin bir şirket kurduğu zaman şirketin başının belaya girmesi ve problemlerin yoğunlaşmasından zevk alması. Tıpkı dijital oyunlarda olduğu gibi. Bu şirketlerden biri çok başarılı olursa, onun kölesi olmaktan korktuğunu söyledi. Bu gençler, daha doğrusu çocuklar bizim düşünme sistemimiz, başarı anlayışımız, eğitim sistemimiz ve alışkanlıklarımızın tamamen dışında bir bakış açısına sahipler. Başarı tanımları tamamen farklı. Bu örnekler birkaç örnekle sınırlı değil. Birçok açıdan bu kuşağın genelini yansıtıyor. Sadece iki çarpıcı örnek verdim.“


Bugün 24–25 yaşlarında olan kuşağın geleceğin iş dünyasında nasıl ayakta kalabileceği konusunda ise Yüksek şunları belirtti: “Bu konuda hazır bir reçete yok. Örneğin akıllı zeka robotlar işimizi elimizden alacak mı sorusu en çok sorulan soru. Önde gelen danışmanlık firmalarından biri geçen yılki raporunda 2040‘a kadar yapay zekanın ciddi ölçeğe ulaşamayacağını söylüyor. Fakat 2040 yılına ne kadar kaldı ki? Yapay zekanın etkisi ne olacak derseniz, tanımladığımız her işi almaya hazır olduğunu söylebilirim. Dolayısıyla kendi geleceğimizi kendimizin tasarlamamız gerekiyor. Bu noktada geleceğin mesleklerine yönelik eğitimler çok önemli. Bu konuda Türkiye biraz zayıf, ancak gelişmeler var. Dünya üzerinde 41 üniversite bu konuda eğitim veriliyor. Eğitimlerinde kredili lisans ve lisanüstü eğitimlerinde gelecekle ilgili kredili dersler yer alıyor. Türkiye‘de de iki üniversite bu üniversitelerle işbirliğine girerek programlar başlattılar. Fütüristler Derneği’nin desteğiyle Bahçeşehir Üniversitesi‘nde başlattığımız Gelecek Okulu ve Okan Üniversitesi‘nde online olarak verilen Fütürizm Okulları ilk ciddi adımlar. Bahçeşehir Üniversitesi‘nde 45 öğrenci fiilen, Okan Üniversitesi‘nde 910 öğrenci online ders görüyor. Bu derslerde fütürizmin yanı sıra yapay zeka, Endüstri 4.0, felsefe, etik, gelecek endüstriler, iş ortamları öğretiliyor. Üniversiteye gitme imkanı olmayanlar aynı programı Deloitte‘in sertifika programlarındaki deneyi ile katılarak görebilirler.“   


BinYaprak; iş hayatına atılmaya hazırlanan farklı coğrafyalardaki üniversiteli kadınla, çalışan kadının ilham, tecrübe ve iş fırsatlarını paylaştıkları dijital işte kız kardeşlik networkü. BinYaprak, www.binyaprak.com adresindeki servisi ve sosyal medya hesaplarıyla üye ve takipçilerine ilham verirken, yine dijital platformlarda eğitim ve etkinlikler düzenlemektedir.


30 yılı aşkın süredir sürede çeşitli endüstrilerde kurumların markalaşmaları, farklılaşmaları, yaratıcı ve inovatif olmaları konusunda projelerinin başlatılmasında ve şekillenmesinde önemli roller almıştır. Dönüşüm, strateji, teknoloji ile işi buluşturma; geleceği anlama, senaryolar üretme ve istenilene ulaşma konularında liderlik, koçluk görevlerini üstlenmiştir. Avrupa’nın gelişmiş ülkelerinde IBM firmasının işinin sürekliliğini sağlamak için üst seviye görevler üstlenmiştir. IBM Türk’ün, hizmet organizasyonuna dönüştüğü yıllarda yaptığı Genel Müdürlük görevi sırasında, büyüme ve pazar payları rekor artışlar göstermiştir. Başkan Yardımcılığı döneminde, yeni pazarlar ve yeni ülkeler IBM dünyasına katılmıştır. Halihazırda Fütüristler Derneği’nde Başkanlık görevini üstlenmekte; kurumlar, girişimciler ve gençlere iyi bir gelecek üretebilmeleri için destek vermektedir.


yilmazparlar@yahoo.com





30 Mart 2018 Cuma

Atlas Copco -Smart Connected Assembly-Roadshow-Yılmaz Parlar

BİLGİ HAZİNESİ TIR TÜRKİYE’DE
İhracatımızın lokomotivi olarak adlandırılan yıldız sektör otomotiv ve yansanayinin önemli omurgası Gebze TOSB Otomotiv Yan Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde Atlas Copco’nun endüstri 4.0 vizyonunu güçlendirmek için  “Smart Connected Assembly-Akıllı bağlantılı montaj” konseptiyle Tır içinde oluşturduğu üretim ile ilgili tanıtım yapıldı.

Dünyada birçok ülkede tanıtılan “Smart Connected Assembly” konseptli Tır, 13 Nisana kadar Roadshow 3000 km.lik Türkiye turu yapacak.
28 Mart 2018 Çarşamba günü Basına ilk olarak tanıtılan toplantıda,TOSB Bölge Müdürü Murat Demir ve Atlas Copco Genel Müdürü Ataollah Maleki hazır bulundu.
Paydaşların bilgi teknoloji sistemleriyle birbirine bağlanacağını akıllı iş platformunda Endüstri 4.0'a uyumun gerekliği aşamalarda uzun yıllar tecrübeleriyle ilk ve tek durumda olan Atlas Copco’nun sisteminin üretimde şart olduğunu gözlemledik.

Yaşamın bütün derinliklerini etkileyen teknolojik eğilim olan, sanayide 4'üncü sanayi devrimi olarak adlandırılan Endüstri 4.0'a geçiş için dijital dönüşüm vizyonu çerçevesinde odaklandığı, müşteriye dokunan dijital kanallar, dijitalleşmiş üretim ve tedarik zinciri, analitik karar, pazarlama, dijital ürünler, servisler gibi 4 ana alanı kapsayan endüstri 4.0 olgusu, Roadshow Truck’la, sürdürebilir verimliliği hedefleyen ve endüstri 4.0’a uyumlu el aletleri uygulamalı olarak anlatıldı.
Akıllı entegre ürünler, yazılım çözümleri ve veri odaklı bir yaklaşımla sürdürülebilir verimlilikte kararlı olduklarını vurgulayan Atlas Copco, Müşterilerine, çevreye ve etrafındaki insanlara karşı olan sorumluluklarının farkında olduklarını vurguladılar.

Performanslarını zamana karşı yenilmesine izin vermediklerini açıklıyarak buna da sürdürülebilir verimlilik denildiğini söylediler.
Ürün-hattı yapıların platform yapılarına dönüşmesi sürecinde gözlendiği gibi, iletişim teknolojilerinin kazandırdığı ölçeklendirme, hız, esneklik, verimlilik, ekonomi, çeşitlili açık ağ özellikleriyle yapay zeka, makinelerin öğrenmesi, büyük veri ve analitik gibi teknoloji ve işlemlerin sağlayacağı işlevsellikleri giderek artmaktadır.

Atlas Copco Pazarlama Direktör Lalehan Can – Kıdemli Pazarlama Uzmanı Nurgül Atayer ile yaptığımız söyleşide ve İlgililerce “Smart Connected Assembly çözümünün avantajları gittikçe artıyor ve ortaya çıkan yeni zorlukların üstesinden gelmeyi başarıyor. Montaj sürecindeki bu gelişmeyi yönlendiren etmen ise Endüstri 4.0 - Dördüncü Endüstriyel Devrim: üretim ve montajın dijitalleşmesi. Atlas Copco’da bunu Smart Connected Assembly olarak adlandırıyoruz. Smart Connected Assembly, müşterilerin montajla bağlantılı tüm süreçlerini birbirine bağlayarak benzersiz bir değer yaratmakla ilgili. Montaj çözümleri, birbirlerine bağlı bir ağ şeklinde tasarlanır ve üretim ağına entegre edilir. Üretilen veriler, montaj süreçlerinde ve süreçler arasındaki gelişmeleri kontrol ederken ve tanımlarken altı esas değer ile özetlenebilir; Atlas Copco tarafından, gerçek müşteri vakalarını esas alarak potansiyel değeri göstermek ve örneklendirmek için hazırlanmış bir sistemdir. Bu altı esas değer çalışma süresini arttırarak, kusurları azaltarak, yeni ürünlerin sunulmasına ilişkin maliyetleri azaltarak, verimliliği arttırarak ve enerji kullanımını ve insan faktörleri üzerindeki etkileri azaltarak optimizasyonu sağlamayı hedeflemektedir

Smart Connected Assembly, müşterilerin montajla bağlantılı tüm süreçlerini birbirine bağlayarak benzersiz bir değer yaratmakla ilgili. Montaj çözümleri, birbirlerine bağlı bir ağ şeklinde Kalite, maliyet, esneklik ve ergonomi konularına yönelik bugün ve gelecekte karşılaşılacak zorluklara cevaplar ve çözümler sunmaktadır.”şeklinde bilgiler alıyoruz.
Uygulamalı anlatımda; Tek platform üzerinden çoklu montaj yönetimi fayda sağlayan Gereksinim analizi, Kurulum, Hat yönetim, Üretim, Hata önleme, Kalite güvence, İzlenebilirlik gibi hususları kapsadğını
Uygulama köşelerinde; Sunum Ekranı-Kalite Güvence-Kablosuz Özgürlük, Üstün Verimlilik, Optimizasyon Çözümleri gözlemledik.
yilmazparlar@yahoo.cım

15 Mart 2018 Perşembe

Türkmenistan ile Kuveyt yeni işbirliği dönemine girdi-Yılmaz Parlar


 Türkmenistan ile Kuveyt yeni işbirliği dönemine girdi


13-14 mart 2018 tarihlerinde Türkmenistan Devlet Başkanı Sayın Gurbanguli Berdimuhamedov, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirliklerini kapsayan yurtdışı ziyaretinin ilk ayağı olan Kuveyt’te temaslarda bulundu. İki ülke devlet bayrakları ile süslenen uluslararası havaalanında Türkmen Lideri’ni Kuveyt Emirliği Bakanı Şeyh Ali Al-Jarrah Al-Sabah, Kuveyt Emir’in danışmanı Youssef Al-Fuladji ve diğer yetkililer karşıladı.

Kuveyt Emir’inin Al Cahran köşkünde Kuveyt Emiri Şeyh Sabah Al-Ahmad El-Jaber Al-Sabah Türkmen Lideri’ni resmi törenle karşıladı.

Kongre Merkezinin büyük salonunda iki ülke arasında heyetler arası görüşme gerçekleştirildi. Türkmen Lider ve Kuveyt Emiri iki ülke arasında yeni işbirliği dönemini başlattı. Liderler ikili ilişkileri ve uluslararası örgütler kapsamında işbirliğini değerlendirdi. Görüşmelerde ticari ve ekonomik işbirliğine daha fazla zaman ayrıldı. Taraflar özellikle enerji, petrokimya, petrol işleme, sanayi, yatırım alanlarındaki işbirliği imkânlarını ele aldı. Türkmenistan ile Kuveyt arasında enerji sektöründe çalışma komisyonun kurulması teklif edildi.

Taraflar ikili işbirliği potansiyeli ulaştırma ve haberleşme alanlarında kullanma yönünde görüş alışverişinde bulundu. Görüşmelerde, Türkmenistan için metalürji ve benzeri yeni alanlarda karşılıklı yatırım ve ortaklığa dayalı üretim tesislerinin kurulması görüşüldü. İkili iş forumları ve ticaret ve yatırım yönelik fuarların yapılması teklif edildi. Taraflar eğitim, sanat ve kültür alanındaki işbirliğine değindi.

Türkmenistan Devlet Başkanının Kuveyt ziyaretinde önemli anlaşmalar imzalandı.

Taraflar, diplomatik, hizmet ve özel pasaport sahipleri için ikili vize muafiyet anlaşmasının yanı sıra işbirliği için ortak bir komite oluşturmayı kabul etti.

Türkmenistan ve Kuveyt Dışişleri Bakanlıkları arasında ikili siyasi istişareler üzerine bir Mutabakat Zaptı imzalandı; Türkmenistan Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Uluslararası İlişkiler Enstitüsü ile Kuveyt Dışişleri Bakanlığına bağlı Saud Al Naser As Sabah’ın ismini taşıyan Diplomasi Enstitüsü arasındaki işbirliğine ilişkin bir Mutabakat Zaptı imzalandı.

Türkmenistan ve Kuveyt Hükümeti'nin arasında da sanat ve kültür alanındaki anlaşmaya imza koyuldu.

Taraflar, Türkmenistan Hükümeti ve Kuveyt Arap Ekonomik Kalkınma Fonu arasında teknik destek sağlama konusunda ortak bir belgeyi de kabul ettiler.

Türkmengaz Devlet Kurumu ile Kuveyt Petrol Şirketi (Kuwait Petroleum Corporation) Arasında Mutabakat Muhtırası;Türkmenistan Hükümeti ile Kuveyt Arap Ekonomik Kalkınma Fonu arasındaki İşbirliği Mutabakat Muhtırası imzalandı.

yilmazparlar@yahoo.com

24 Şubat 2018 Cumartesi

TAPI doğalgaz boru hattı projesi-Yılmaz Parlar



TAPI doğalgaz boru hattı projesi

TAPI doğalgaz boru hattı projesinin Afganistan bölümünün inşasına Türkmenistan’ın Marı Vilayetin'de start verildi.


Türkmenistan-Afganistan-Pakistan-Hindistan doğalgaz boru hattı projesinin Afganistan bölümünün inşası büyük bir törenlerle başlatıldı. Aynı zamanda, Türkmenistan-Afganistan-Pakistan elektrik iletim hattı ile fiber-optik bağlantı hattının temeli atıldı ve Serhetabat-Turgundi demiryolunun açılış törenleri düzenlendi.

Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhamedov, Afganistan İslam Cumhuriyeti Devlet Başkanı Muhammed Eşref Gani, Pakistan İslam Cumhuriyeti Başbakanı Shahid Khaqan Abbasi ve Hindistan Cumhuriyeti’nin Dışişlerinden sorumlu Devlet Bakanı Mubashir Javed Akbar törenlere katıldı.Törenlere Türkmenistan Meclis Başkanı, Bakanlar Kurulu Başkan Yardımcıları, bakanlar ve

Türkmenistan kamu kurumlarının başkanları katıldı. Bunlarla birlikte törenlere, Türkmenistan’da görevli diplomatik misyon başkanları, çeşitli ülkelerden gelen heyetler, Asya Kalkınma Bankası ve İslam Kalkınma Bankası dahil olmak üzere uluslararası finans kuruluşları temsilcileri, yabancı işadamları, yabancı ve ulusal medya mensupları katıldı.

Türkmenistan-Afganistan-Pakistan-Hindistan doğalgaz boru hattının Türkmen bölümünün inşası Aralık 2015'te başlanmıştır. Toplam 1.840 kilometrelik TAPI doğalgaz boru hattı yılda 33 milyar metreküp Türkmen doğalgazını ihraç etmeye imkân sağlayacaktır.

yilmazparlar@yahoo.com

7 Şubat 2018 Çarşamba

Şirket markalaşma danışmanı -sen kimsin-liderlik frekansı kitap yazarı-Ayşen Laçinel-Yılmaz Parlar

ALTIN PUSULA

Şirketler Markalaşmak-Karlılık İstiyormusunuz.?

İşte Altın Değerindeki Yol Haritası

Marka ve İnsan Kaynakları Danışmanı
AL Danışmanlık Genel Müdürü Dr. Ayşen Laçinel,
Altın değerinde projeleriyle şirketleri zirveye taşıyor. 

Ekonominin gizli yüzü perde arkası elbetde danışmanlardır.

İş yaşamında şirketlerin rekabet avantajı elde etmenin, efektif ve hızlı olmak konusunda son derece özverili ve hevesli olmak kadar, pozisyonun gerektirdiği kriterleri uygulatacak, istekli, özenli ve dikkatli çalışmalarını sağlıyacak danışmanlara ihtiyaçları vardır.

Ancak bu şekilde mutlak başarı sonuçların alınabileciği bilincinde olan şirketler, ekonomiye katkı sağlıyabilmekteler.

Çok net bilinir rehber- kılavuzlık etdiğini çok iyi bilmesidir. Hedeflerinize sizi taşırken, şekillendirdiği yol haritasını, doğru yönle birlikde insanın en değerli varlığı olan zaman kazandırmasıdır. İnsanın en önemli sermayesi zamandır.

Pozisyonun gerektirdiği altyapıyı öğretimiyle sağlamlaştıran, (iki üniversite, iki master bir doktora,) eğitim süreci içerisinde araştırma, öz motivasyon, girişimcilik ve farklı yetenekler edinme noktasında geliştirme gösteren, farklı eğitimlerle ve yaptığı bireysel araştırmalarla kendisini iş hayatına hazırlayan, Dr. Ayşen Laçinel, Türkiye’nin önde gelen firmalarında Türkiye Dışı firmalarda mükemmel performans göstererek çok başarılı üst düzey yöneticilikleri yapmıştır.

Laçinel, kariyerini mükemmel başarı olgusuyla noktalıyarak, girişimci ruhla, kendi konusunda uzman olduğu AL Danışmanlık firmasını kurarak maaş bordrosundan vergi levhasına adını yazdırmıştır.
İnsan ilişkileri noktasında esnek olabilen, Laçinel tecrübeleri doğrultusunda, işini severek yapan, detayları çok önemseyen biri.
Yol gösterme yetenekleri ve çalışma disipliniyle firmalara getirdiği verimlilik, karlılıkla birlikde markalaşmalarınıda sağlayabilmektedir.
Ekonomiyede büyük katkısı olan aysbergin görünmeyen yüzeyinde yer alıyor.
Fikir geliştirmenin zihni, dolayısıyla bedeni sürekli aktif tuttuğunun bilincinde yaratıcı taze fikir ve projeler sunan kalıplaşmış değil koşullara göre firmanın dokusuna özelliğine göre uygulamaları olan Ayşen Laçinel, kurumsallaşmak isteyen şirketlere altın önerileri 5 maddede özetliyor.

-Herşeyi bir kişinin yapması ve kontrol etmesi gerçekçi değil. Ancak kuruluş zamanında anlaşılabilir.
- Kurumun mevcut durumunu görün. Hedef belirleyin. Akıllı deneyimli ve eğitimli iyi anlaşabileceğiniz üst yönetici seçin.
-Vizyonu getçekleştirecek kurumsal organizasyonu kurun.
- Sistem süreç hedeflerle yönetin.
- Ne kadar iyi sistem kurarsanız kurun, insan en değerli olan. İyi çalışanı, adanmış profili, olağanüstü performansı ödüllendirin. Kaytaran, sorun olan ve vasat olanı da uyarın. İnsanı farkedin değerini hissettirin.

Ayşen Laçinel, ilham, tutku ve enerji veren varlığı ile ulaşılmak istenilen noktaya olabilirlik modeli uyguluyor.
Başarı hedefleri belirleyen, sonuç aldıran doğru strateji izleyen ve başarıya ulaşan Laçinel, altın değerindeki danışmanlıkları, eğitim projeleri, koçlukları ile dokunduğu kişi ve kurumlarda fark yaratıyor. Koçluk Eğitimi ile fark yaratan eğitimleri, güçlü bir eğitmen kadrosu ile vermekde olan Ayşen Laçinel, şu konularda firmalara hizmet veriyor.
Liderlik Yönetici Becerileri
Etkin İletişim ve İmaj Yönetimi
Güvenli Davranış Eğitimi
Satış ve Pazarlama Eğitimi
Perakende Yönetimi
Mağaza Yönetimi
İnsan Kaynakları Yönetimi
İsimler ve Yüzler Eğitimi
Hafıza Teknikleri Eğitimi
Kriz Yönetimi
Stres Yönetimi
Dr. Ayşen Laçinel’in “Sen Kimsin” ve “Liderlik Frekansı” isimli şirket yöneticileri ve çalışanları tarafından okunması gereken iki kitabı var.

yilmazparlar@yahoo.com

3 Şubat 2018 Cumartesi

Buzdağının görünmeyen kısmı -Blockchain-Yılmaz parlar

Buzdağının görünmeyen kısmı “Blockchain”

Bitcoin sanal para, buzdağının görünen üst kısmıdır. Buzdağının altı ve asıl değerli olan kısmı ise blok zinciri “Blockchain” ve Akıllı Sözleşmeler “Smart Contract” dır.

Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD), Endüstriyel Otomasyon Sanayiciler Derneği (ENOSAD) ve Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) işbirliği yaparak, son dönemin gündem konularından olan “Sanayi 4.0 Önde” panelini gerçekleştirdi. Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Teknopark’ı Konferans Salonunda, 24 Ocak 2018 Çarşamba günü düzenlenen panelin ardından, Uyumsoft’un merkez ofisine geçilerek, burada son dönemlerde yoğun gündemde olan “Bitcoin ve Blockchain” teknolojisi hakkında ekonomi muhabirlerine bilgi verildi.

Uyumsoft Başkanı Mehmet Önder’in ev sahipliğinde yapılan toplantıda, Endoya Teknolojiden Eyüp Kutlu, gazetecilerin sorularını yanıtlayarak, “Bitcoin, Blockchain ve Smart Contract” hakkında değerlendirmede bulundu.


Dijital para birimlerin altyapısını oluşturan Blockchain’i anlamanın önemine işaret eden Endoya Teknolojiden Eyüp Kutlu, şunları söyledi:

“Blok zinciri veya diğer adıyla Blockchain, tüm verilerin birbiri ardına, bir zincir ile bağlanıp şifrelenmesidir. Sisteme kayıtlı olan bu zincir bağları, sisteme kayıtlı olan tüm ağlar üzerinden dağıtılmaktadır. Bu veri tabanı merkezi olmayan, güvenli ve şeffaf çalışan bir yapıdadır.

Blockchain’in özeliklerine baktığımızda; güvenlik, otonomi, şeffaflık, değişmezlik ve en önemlisi de ortak ve sıralı kayıt defteri (veri tabanı) olarak sıralayabiliriz. Bildiğiniz üzere Bitcoin ise, Blockchain teknolojisini kullanan bir sanal paradır. Blockchain süreçte, kayıtların tutularak, sistem üzerinde dağıtılması ve heryerde aynı kayıtların tutuluyor olması görevini üstleniyor” dedi.

Blockchain (blok zincirin) çıkış noktası, Bitcoin ile para transferi olsa da, aslında finans dünyasının dışında Blockchain birçok sektör de kullanılabilir. Burada, akıllı sözleşmelere  (Smart Contract) ihtiyaç bulunuyor. Akıllı sözleşmeler ile birlikte süreçler otomatik hale gelirken, uzun süren işlemlerde daha kolay yönetilecektir. Akıllı sözleşmelerin uygulama alanları arasında; uluslararası transfer işlemleri, ithalat-ihracat (dış ticaret), tedarik zincirinin yönetilmesi, sigorta sektörü gibi birçok alan sıralanabilir.

yilmazparlar@yahoo.com

21 Ocak 2018 Pazar

25.FoodProduct Anfaş fuarı- YAPDER-EGD “Tatlı Yiyelim Tatlı Konuşalım” Güvenilir Ürün-medya forumu-Yılmaz Parlar


Gıda Güvenliğinde Önemli Olan Vicdan Kanunu
Başkanlığını Celal Toprak’ın yaptığı, Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği (YAPDER) ve Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından  “Tatlı Yiyelim Tatlı Konuşalım” Güvenilir Ürün-medya forumunda Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Tahsin Öztiryaki, “Hepimiz bireyiz, birbirimizi kandırmakla yola çıkarsak kanun da işe yaramaz. Önce vicdan kanunu işletilmeli.” Dedi.

Üreten satan, Kurumsal firmaların iç denetimi, Bireyselin vicdanı olmalıki; Güvenlir gıda tüketebilelim.
29.HotelEquipment ve 25.FoodProduct Anfaş fuarında 17  Ocak 2018 Çarşamba günü, Başkanlığını Celal Toprak’ın yaptığı, Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği (YAPDER)-ve Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından  “Tatlı Yiyelim Tatlı Konuşalım” Güvenilir Ürün-medya forumu düzenlendi.
Forumda gerçekleşen Panelin moderatörlğü KRT Tv Ekonomi Program yapımcısı Çetin Ünsalan üstlendi.
Tüketici Başvuru Merkezi Derneği (TBM ) Başkanı İbrahim Güllü, Türkiye Aşçılar Federasyonu (TAFED) Başkanı, Zeki Açıköz, Can Sezen Güvenilir, ürün Yürütme kurul üyesi, Refleksgazetesi Genel Yayın yönetmeni Mehmet Uluğtürkan, Panelin panelistleri oldu.
Oldukca hiperaktif geçen panelin açılış konuşmalarını  YAPDER ve EGD Başkanı Celal Toprak, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Tahsin Öztiryaki, ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı yaptı.
Ekonomi gazetecileriN, iş insanları, aşçılar ve tüketici temsilcileri güvenilir gıdayı masaya yatıram medya forumunda  YAPDER ve EGD Başkanı Celal Toprak, bu tür toplantılarda ortak akılla ortaya çıkan görüşlerin geleceği aydınlattığını ifade etdi.
TİM Başkan Vekili Tahsin Öztiryaki, Tahsin Öztiryaki, uygun şartlarda üretim yapmanın yolunun da uygun ekipmanlara sahip olmaktan geçtiğini vurgularken güvenilir ürün veya standart ürünün Türkiye’nin en önemli meselelerinin başında geldiğini söyledi.   Dünyanın her köşesine her ürünü satabilmek için belli standartlara ve belgelere sahip olmak gerektiğini, ancak her alanda yerli malı kullanılmasının şart olduğunun altını çizdi. Tahsin Öztiryaki,  “Türkiye’nin kayısılarını Almanlar alıp 3-5 kat pahalıya, yine zeytinyağımızı alıp şişeleyip başka ülkelere daha pahalıya satabiliyorlar. Türkiye buğday ithal ediyor deniyor. Ediyoruz ama çarçur edilmiyor. Dünyanın en büyük un ihracatçısıyız. Yaşadığımız her alanda standartlar devreye girerse sorun çıkmaz. Kinoa Peru’da iki bin metreden yüksekte yetiştirilen bir ürün. Ama Türkiye’de çok rağbet var diye Antalya’da sıfır rakımda bile kinoa yetiştirilmeye başlanıyor. Standartlara uygun değil. Hepimiz bireyiz, birbirimizi kandırmakla yola çıkarsak kanun da işe yaramaz. Önce vicdan kanunu işletilmeli.” Dedi
Her şeyin kanunlarla olabileceğini ifade eden Öztiryaki,ancak “Kanunlar olsa dahi insanlara zarar vermek isteyenler verebiliyorlar. Önemli olan, vicdan kanunu. Gerekli şartlar oluşturulmadığı için ortaya güvensizlik çıkıyor. Birbirimizi güvenmemiz lazım.” Sözleriyle birer birey olan bizlerin vicdan sorgulamamız gerektiğini vurguladı.
ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı,. Sağlıklı ve huzurlu yaşamanın para kazanmaktan zor olduğunu kendi yaşamından örneklerle sağlıklı beslenmenin önemine değindi  Ali Bıdı,. “Bir kadının hamile kalabilmesi için erkeğinde çok sağlıklı olması gerekiyor. Sağlıksız yaşadığımızda, ailemize yük oluyoruz. Birilerine muhtaç olmamak için düzenli spor yapalım, sağlıklı beslenelim ve sağlıklı yaşayalım” dedi
Panelist Refleksgazetesi Genel Yayın yönetmeni Mehmet Uluğtürkan, “Eskiden merdiven altı ürün tedarik eden de satan da biliyordu. Ama tüketici bilmiyordu. Milli Savunma Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı bir protokol imzalayarak, tavsiye niteliğinde bile olsa, kamuya ürün tedarik edebilecek firmaları açıkladı. Ürünlerin izlenebilirliği de çok önemli bir konu. Üreticiden tüketiciye gidene kadar doğru bir şekilde ulaşması lazım”sözleriyle kayıtsız hijyenik olmayan üretimi dile getirdi.
Anavarza Bal Genel Müdürü ve Güvenilir Ürün Platformu Yürütme Kurulu Üyesi Can Sezen, “Dünya çam balı tedariğinin yüzde 85’inin Türkiye karşılıyor. Ancak isimsiz, markasız varille satıyoruz. Gezen tavuk deniyor, köy yumurtası deniyor, çam balı deniyor ama standardı yok. Coğrafi işaretler alındı ama böyle bir işaretleme yöntemi dünyada yok. Tıpkı sonu organik ürünler gibi olacak. Ulusal bir market zinciri bize ‘Hakkari balı üretebilir misiniz?’ diye sordu. Hayır, dedik. Bunun altını doldurabilmek lazım. Yeni Zelanda Manuka ağacından ürettiği Manuka balının kilosunu 200 dolardan dünyaya satıyor. Bizde 500 çeşit ballı endemik bitki var bu ürünlere kimliklendirme yapılması ve standartların belirlenmesi lazım. Hakkari balı, Ardahan balı diye değil bitkinin adıyla yapılmalı, dünya standardı böyle.”Bal örneklemesiyle açıklamalarında bulundu.

Türkiye Aşçılık Federasyonu Genel Başkanı Zeki Açıkgöz  “Tüketimin büyük bir bölümünün gezen ve seyahat eden kişiler tarafından gerçekleştiriliyor. Yemeğin önce göze, sonra damağa ve en sonda ise mideyi rahatsız etmemesi gerektiğini söyleyen ustamız vardı.   Hormonların konuşulmadığı günlerde bile ana maddelerin içinde yiyeceklerin mideyi rahatsız etmemesi gerektiği söyleniyordu. Birinci işimiz, ürünün sağlıklı olup olmadığını test etmektir. Eğitimlerde birçok şey öğretiliyor. Ancak asıl önemli olan, öğretilen doğru uygulanıyor mu?” dedi.
Eğitim, güvenlik ve sağlık olmazsa olmazları olduğunu vurgulayan Tüketici Başvuru Merkezi Genel Başkanı İbrahim Güllü, tüketicinin güvenli ve sağlıklı bir ortamda yaşamasının çok önemli olduğuna dikkati çekerek, “Bu sektörde çalışan her birimin çok önemli sorumlulukları var. Hükümetin de çok ciddi gıda politikalarına sahip olması gerektiğini düşünüyorum. Biz artık kötüyü durmak, görmek ve tatmak istemiyoruz. Marka değeri olan ürünleri güven içinde almak istiyoruz. Formlar ve komisyonlar oluşturularak, hükümetlerin gelip geçmesine bağlı olmaksızın tamamen halka ve tüketiciye yönelik olarak gıda politikaları oluşturulmalı” diye konuştu.
ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı, “En İyi İlaç Sensin” adlı kitabı katılımcılara dağıtarak, sağlıklı yaşamın önemine bir kere  daha  vurgu yaptı.
yilmazparlar@yahoo.com